1948'de Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinden mezun oldu.
1950'de birkaç arkadaşıyla Hisar dergisini kurdu.
İlk şiir kitabı olan "Güneş Rengi Kadehlerle" 1958'de yayımlandı.
Maliye Bakanlığında çalıştı; 1967'de Sayıştay, 1981'de Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçildi.
17 Ağustos 1999'da Ankara’da öldü.
Sanat Anlayışı
Hisar dergisinin kurucusu ve başyazarıdır.
Hisar, edebiyatımıza millî bir kimlik kazandırmak isteyen şairlerin çıkardığı fikir ve sanat dergisidir. Bu dergide eser veren sanatçılar "Hisarcılar" olarak anılmıştır.
Yetişmesinde Türkçü fikir ve sanat dergisi olan Çınaraltı önemli bir yere sahiptir.
İlk şiirleri Yedigün, Yarımay ve Çınaraltı dergilerinde yayımlandı.
Millî-manevi değerlereönem veren bir sanatçıdır.
Lirik bir şairdir.
Özlem, aşk, toplum ve çocuk şiirlerinde öne çıkan temalardır.
Açık ve anlaşılır bir üsluba sahiptir.
Dildeki tasfiye hareketine karşı çıkmıştır. Ona göre dilimize yerleşmiş ve herkes tarafından anlaşılır olan sözcükleri Türkçeleştirmeye çalışmak yanlıştır. Başka bir ifadeyle "öztürkçe" hareketine karşı, yaşayan Türkçeyi savunmuştur.
Aruz ölçüsünü taklide düşmeden başarıyla kullandı.
Hece ölçüsüyle yazdığı şiirleri de vardır.
Eserleri
Şiir:Güneş Rengi Kadehlerle, Gerçek Hayali Aştı, Bir Yeni Dünya Kurmuşum, Zaman Perdesi (Seçmeler), Güzelliklere Doymam
Deneme:Halkımız ve Sanatımız, Söylemek Yaraşır, Aynı Yolda, Mısralarda Gezinti
Anı:Sanatçı Dostlarım, Hatıraların Işığında, Altmış Yılın Hikâyesi
Şiirlerinden
Asmalar Altında Doğdum
Asmalar altında doğdum, ceviz dalında büyüdüm; Tekerlek izi görmemiş dağ yollarında yürüdüm.
Alışamadım bu şehrin çiçeksiz ilkbaharına; Sığmıyor başıboş gönlüm şu beton yığınlarına.
Tatlı kuş sesleri değil sabahları uyandıran; Motor gürültüleridir beynimde çınlayıp duran.
Kara dumanlar içinde kaybolmuş gibidir herkes; Zehir teneffüs ederek ölmekteyim nefes nefes
Çocuklar
Beni hep esir ettiniz minicik ellerinizle; Ne kaçmak elimden geldi ne de karşı koyabildim. Verecek cevabım varken en büyük hȃkime bile, Sizin saf bakışlarınız önünde dilsiz kesildim.
Savaş alıp götürdüğü, deprem yok ettiği zaman O çaresiz halinizdir beni en fazla ağlatan. Yünler, pamuklar içinde üşüdüm çıplaklığınızdan; Sizi doymamış görünce yenilmez oldu ekmeğim
Onlar
Sustuk sabırla, her şeyi söylettiler bize Sevdikçe, nefret etmeyi öğrettiler bize
Bir silkinişte ülkeye peygamber oldular, Çektik, bütün günahları yüklettiler bize
Binbir düzenle saygıyı, imanı öldürüp İnkarı, kini, şüpheyi devrettiler bize
Kaynarken ortalıkta cehennem kazanları, Cennet, barış masalları dinlettiler bize
Bizsiz ayakta durmaya yetmezdi güçleri, Her gün bizimle güçlenerek yettiler bize
Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.