15. yüzyılın ilk yarısında Ankara'nın Zülfazıl (Solfasol) köyünde doğmuştur. Asıl adı Numan’dır.
Tasavvufa yoluna girmeden önce Ankara'daki Kara Medresede müderrislik yapan Hacı Bayram Veli, 1392 yılında Somuncu Baba olarak bilinen Şeyh Hamîdüddin Aksarâyî’nin daveti üzerine Kayseri’ye giderek onun müridi olmuştur. Kayseri'ye bir bayram günü varan Numan'a Bayram adı, Somuncu Baba tarafından verilmiştir.
Daha sonra 1394-1397 yıllarında Şeyhi ile birlikte Bursa’ya yerleşmiş ve Çelebi Sultan Mehmet Medresesinde müderrislik yapmıştır.
1400–1403 yılları arasında Şeyhi ile önce Şam’a sonra Medine ve Mekke’ye gidip hac vazifesini yapmıştır.1403 yılında Anadolu’ya geri dönen Somuncu Baba ve Hacı Bayram Aksaray'a yerleşir. Hacı Bayram Veli, şeyhi vefat edinceye kadar onun yanından ayrılmamış onun vefatından sonra irşat görevini devralmıştır. 1412 yılında Ankara’ya dönen Hacı Bayram Veli öldüğü tarih olan 1430 yılına kadar Ankara’dan ayrılmayıp irşat faaliyetlerinde bulunmuştur.
Hacı Bayram Veli, vefatından birkaç yıl önce yaptırılan ve kendi adıyla anılan caminin yanına defnedilmiştir. Kabrinin üzerine daha sonra inşa edilen türbe, Ankara'nın önemli ziyaret yerlerinden biridir.
Bayramiyye Tarikatı
Hacı Bayram Veli, Ankara'da kendi adıyla anılacak olan Bayramiyye tarikatını kurarak Anadolu'nun manevi ıslahında önemli bir rol oynamıştır.
1421 yılında II. Murat tarafından Edirne’ye davet edilen Hacı Bayram Veli, bu görüşmeden sonra Padişah'ın da takdirini kazanmış ve Osmanlı Devleti'nden destek görmüştür. Hacı Bayram Veli'nin İstanbul’un fethini Fatih’in babası II. Murat'a müjdelediği de söylenir.
Anadolu’da Türk karakterli bir tasavvuf akımı olarak doğan Bayramiyye büyük halk kitlelerini dinî, ahlaki, siyasi, sosyal, kültürel ve ilmî bakımdan etkilemiştir.
Hacı Bayram Veli, etrafında toplanan her kesimden insana çalışıp bir meslek sahibi olmalarının gereğini telkin ederek bunu tasavvufi öğretisinin bir ilkesi haline getirmiştir.
Sultan II. Murat'ın, henüz çocuk olan II. Mehmet’i (Fatih) eğitmesi amacıyla kendisinden birini istemesi üzerine halifesi Akşemseddin’i de bu iş için görevlendirmiştir.
Şiirlerine Dair
Yaşadığı dönemin aksine Farsça ve Arapçaya rağbet etmeyen Hacı Bayram Veli, Türkçenin kullanılmasına özen göstermiş, kendi şiirlerini de Türkçe kaleme almıştır.
Şiirlerini -biri hariç- hece vezniyle yazmayı tercih eden Hacı Bayram Veli'de Yunus Emre etkisi açıktır.
Hacı Bayram Veli'nin Yunus tarzında yazılmış şiirleri dışında herhangi bir eserinin varlığı bilinmemektedir.
Şiirlerinden...
Çalabım Şar Yaratmış
Çalabım bir şar yaratmış İki cihan aresinde Bakıcak didar görünür Ol şarın kenaresinde
Nagihan ol şara vardım Anı ben yapılur gördüm Ben dahi bile yapıldım Taş u toprak aresinde
Şakirtleri taş yonarlar Yonub üstada sunarlar Tanrının adın anarlar Her bir taşın paresinde
Ol şardan oklar atulur Gelür sineme dokunur Aşıklar canı satılur Ol şarın bazaresinde
Şar dedikeri gönüldür Ne âlimdir ne cahildür Aşıklar kanı sebildür Ol şarın kenaresinde
Bu sözümü ârif anlar Cahiller bilmeyüp tanlar Hacı Bayram kendi banlar Ol şarın minaresinde
Bilmek İstersen Seni
Bilmek istersen seni Can içre ara canı Geç canından bulanı Sen seni bil sen seni
Bayram özini bildi Bileni anda buldu Bulan ol kendi oldu Sen seni bil sen seni
Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.