Sızlıyor bağrımın üstündeki dağ.
Seni hatırlıyoruz, Viranbağ!
Gene bir sofrada şen, şakraktık,
Gün denizlerde sönerken baktık,
Ve çobanlar gibi dallar yaktık...
Biz şen, onlarsa muammalıydı,
Birinin sözleri imalıydı,
Birinin gözleri hummalıydı!
Acı duymuş diye aşkın tadını
Hepimiz sevdik o solgun kadını,
Ve o gün Rahibe koyduk adını...
Uyuduk kırda, gezindik dağda,
O yazın, ah o engin çağda;
Geçti en son günü Viranbağ'da!
1916 tarihli bu şiirde şair, sonraki şiirlerinde görülecek olan derin bir tefekkür içinde değildir.
Şiirde "şen şakrak" geçen bir yaz mevsimi anlatılmıştır. Şiirde imalı sözleri, muammalı davranışları, hummalı bakışlarıyla sevgililer; çobanlar gibi dalları yakan, denizlerde güneşin batışını seyreden, neşeli âşıklar görülür.
Hepsi aynı kızı sevmiş ve adını da rahibe koymuşlardır. O yazın son günü Viranbağ’da kırda uyuyup dağlarda gezinirler. Yaz bitmiş ancak yüreklerdeki aşk yarası hâlâ sızlamaktadır.
.png)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.