Her gece pür-sitâre küngürde
Düşüp üstünde ağlamak dilerim
Söyle ey Tanrı! Dizlerin nerede?
Tan ü tecrîm eder mi dâd-ı Hudâ
Küre üstünde, kirlilikle bizi?
Küreyi kim çamurdan etti binâ?
Kim çamurdan yaratdı kalbimizi?
Ufk-ı ebâd-ı geçmiyor sesimiz,
İnleriz gerçi altı bin senedir:
Gök sağır, yer sağır, hevâ dilsiz...
Mücrim-i âciziz biz, ey Kadîr.
Doludur afv ile sebû-yı semâ
Cürm ile pür-lekeyse rûy-ı zemîn;
Aç sebû-yı semâya bir mecrâ
Beşeriyyet bütün temizlensin!
Afv ile setr için günâhımızı
Arz-ı me’yûsa Rabb’im at elini,
Dinledin altı bin yıl âhımızı
Yeter ey Hâlık’ım, uzat elini
Cenap Şahabettin (1871-1934)
Serbest Çeviri
Arıyor secdelerde gözlerim
Her gece yıldız dolu kubbede
Düşüp üstünde ağlamak dilerim
Söyle ey Tanrı! Dizlerin nerede?
Cezalandırır mı küre üstünde
Tanrı'nın adaleti kirlilikle bizi
Kim küreyi çamurdan etti bina
Kim çamurdan yarattı kalbimizi
Ufkun sınırlarını aşamıyor sesimiz
İnleriz gerçi altı bin senedir
Gök sağır, yer sağır, hava dilsiz
Aciz günahkârlarız biz, ey Kadir
Doludur af ile gök testisi
Yeryüzü ise suçların lekesi ile
Aç bir mecra gök testisine
Temizlensin bütün beşeriyet
Af ile örtmek için günahımızı
Rabbim umutsuz dünyaya at elini
Dinledin altı bin yıl âhımızı
Ey Allah'ım yeter uzat elini
Küre üstünde, kirlilikle bizi?
Küreyi kim çamurdan etti binâ?
Kim çamurdan yaratdı kalbimizi?
Ufk-ı ebâd-ı geçmiyor sesimiz,
İnleriz gerçi altı bin senedir:
Gök sağır, yer sağır, hevâ dilsiz...
Mücrim-i âciziz biz, ey Kadîr.
Doludur afv ile sebû-yı semâ
Cürm ile pür-lekeyse rûy-ı zemîn;
Aç sebû-yı semâya bir mecrâ
Beşeriyyet bütün temizlensin!
Afv ile setr için günâhımızı
Arz-ı me’yûsa Rabb’im at elini,
Dinledin altı bin yıl âhımızı
Yeter ey Hâlık’ım, uzat elini
Cenap Şahabettin (1871-1934)
Serbest Çeviri
Arıyor secdelerde gözlerim
Her gece yıldız dolu kubbede
Düşüp üstünde ağlamak dilerim
Söyle ey Tanrı! Dizlerin nerede?
Cezalandırır mı küre üstünde
Tanrı'nın adaleti kirlilikle bizi
Kim küreyi çamurdan etti bina
Kim çamurdan yarattı kalbimizi
Ufkun sınırlarını aşamıyor sesimiz
İnleriz gerçi altı bin senedir
Gök sağır, yer sağır, hava dilsiz
Aciz günahkârlarız biz, ey Kadir
Doludur af ile gök testisi
Yeryüzü ise suçların lekesi ile
Aç bir mecra gök testisine
Temizlensin bütün beşeriyet
Af ile örtmek için günahımızı
Rabbim umutsuz dünyaya at elini
Dinledin altı bin yıl âhımızı
Ey Allah'ım yeter uzat elini
Açıklama
Divan şiiri nazım türlerinden biri olan münacat, Allah’a yakarmak amacıyla yazılan şiirlerdir. Cenap Şahabettin'in bu şiiri ise münacattan çok şathiyeleri hatırlatan bir sorgulama içermektedir. Şaire göre insan ile Tanrı arasındaki münasebet sadece yaratılış sırasındadır. Yani Tanrı, insanı yaratmış; sonra da kendi haline terk etmiştir. O; altı bin yıldır insanlığın ahına, ızdırabına kulaklarını tıkamıştır.
Divan şiiri nazım türlerinden biri olan münacat, Allah’a yakarmak amacıyla yazılan şiirlerdir. Cenap Şahabettin'in bu şiiri ise münacattan çok şathiyeleri hatırlatan bir sorgulama içermektedir. Şaire göre insan ile Tanrı arasındaki münasebet sadece yaratılış sırasındadır. Yani Tanrı, insanı yaratmış; sonra da kendi haline terk etmiştir. O; altı bin yıldır insanlığın ahına, ızdırabına kulaklarını tıkamıştır.
İlgili Sayfalar
👉 Servetifünun Edebiyatı
👉 Cenap Şahabettin
👉 Servetifünun Edebiyatı
👉 Cenap Şahabettin
👉 Elhan-ı Şita (Günümüz Türkçesi)
Yararlanılan Kaynaklar
Cenap Şahabettin, İnci Enginün
Cenap Şahabettin'in Bir Münacat'ı ve Tahlili
Yararlanılan Kaynaklar
Cenap Şahabettin, İnci Enginün
Cenap Şahabettin'in Bir Münacat'ı ve Tahlili
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.