Kinaye

  • Bir sözün hem gerçek hem de mecaz anlama gelecek şekilde kullanılmasıdır. 
  • Ancak asıl kastedilen mecaz anlamdır.
  • Dilimizdeki birçok deyim ve atasözü kinayelidir. 
  • Kinayeli deyim ve atasözlerinde gerçek anlamın düşünülmesine engel bir durum yoktur ancak asıl kastedilen mecaz anlamıdır.
  • Kinayeli deyimlerden bazıları: "ses çıkarmamak" (tepkisiz kalmak), "yüzü kızarmak" (utanmak), "saçına ak düşmek" (ihtiyarlamak), "yoldan çıkmak" (yanlış işlere bulaşmak) vb.
  • Kinayeli atasözlerinden bazıları: "Ayağını yorganına göre uzat", "Damlaya damlaya göl olur", "Emanet eşeğin yuları gevşek olur."
Örnek 1 
Gel benim sarı tamburam,
Sen ne için inilersin?
İçim oyuk, derdim büyük,
Ben onun'çin inilerim
(Pir Sultan Abdal) 
Açıklaması: Bu dizelerde "içim oyuk" sözü kinayelidir. Klasik Türk müziğinin başlıca çalgılarından biri olan tamburun gerçekten içi oyuktur ancak bu söz şiirde çok dert çekmek manasıyla mecazî olarak kullanılmıştır.

Örnek 2

Şu karşıma göğüs geren
Taş bağırlı dağlar mısın
(Yunus Emre) 
Açıklaması: Bu örnekte "taş bağırlı" sözü hem gerçek hem de mecaz anlamıyla kullanılmıştır. Dağın taştan olması gerçek anlamıdır. Mecaz anlamı ise hâlden anlamayan, merhametsiz, kalpsizdir.
Örnek 3

Satun alma beni ben bir pula değmez kişiyem
Hayf ola benüm içün akça vü puldan çıkasın


Açıklaması: İlk mısradaki "bir pul değmemek" ifadesini gerçek anlamda anlamak için bir engel yok ancak asıl kastedilen "değersiz ya da işe yaramaz" olmaktır. (hayf ola: haksızlık olur)
Örnek 4
" ... ağız sulandıran ferahlık"
Açıklaması: Sakız reklamı için düşünülmüş olan bu söz de kinayelidir. Ağız sulandıran ferahlık” ibaresindeki “ağzın sulanması” fiili mümkün olmakla birlikte asıl maksat, mecazi anlam olan sakızın lezzetli olması ve insanın o sakızı çiğnemek için can atıyor olmasıdır. 

Örnek 5

Bulamadım dünyada gönüle mekan
Nerde bir gül bitse etrafı diken
(Sümmânî)
Açıklaması: Bu dizelerde "diken" sözcüğü kinayeli kullanılmıştır. Gerçek anlamı açık olan diken ile asıl anlatılmak istenen şey, sevilen kişiye ulaşılmasına engel olan durum ya da kişilerdir. 

Örnek 6

Kalanlar ortada genç, ihtiyar, kadın, erkek
Harap olup yaşıyor talihin azabıyla
Açıklaması: Dizede "kalanlar ortada..." diyerek "genç, ihtiyar, kadın, erkek" diye sayılmış ancak asıl kastedilen mecazi olarak sahipsiz, kimsesiz duruma düşmek anlamında kullanılan "ortada kalmak" deyimidir. 
Örnek 7
Vefâ ummaz cefâdan yüz çevürmez Bâkî âşıkdur
Niyâz itmek ana cânâ yaraşur sana istiğnâ
Açıklaması: Beyitte "yüz çevirmek" deyimi kullanılmış. İlgisini kesmek manasına gelen bu deyimi gerçek anlamıyla da anlamaya engel bir durum yok. (niyaz: yalvarma, rica; ana: ona; istiğna: tok gözlülük, kanaat etmek, yetinmek)
Örnek 8
Sakin ol divane burası dergâh
Ağla kapısında budur Padişah
Kapan eşiğine ey rûy-i siyah
Durma hasret gözler alkan günüdür
Açıklaması: Şairin kendine nasihat ettiği bu dörtlükte "rûy-i siyah" (siyah yüz, yüzün kara olması) ifadesiyle asıl kastedilen günahkâr ve suçlu olma hâlidir.
İlgili Sayfalar

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.