Tırpan

Fakir Baykurt'un romanı.
Roman, kız çocuklarının çocuk yaşta evlendirilmeleri üzerinedir.
Tırpan, 1970 yılı TRT roman ödülüne değer bulunmuştur.

Özet

Gökçimen, kızların güzelliğiyle meşhur bir köydür. Köyün suyu kesilmediğinden her yanı çayır çimendir. Çayır çimenin yeşili de kızlarının gözüne yansımıştır. Bu nedenle de evlenmek için parayı kuşağına dolduranlar köyün yolunu tutmaktadır.
Evci köyünün en zengin adamı olan Kabak Musdu, Velikul’un on dördüne henüz giren kızı Dürü'yü nikahına almak ister.
Altmış yaşlarındaki Musdu, zaten evlidir. Musdu, Velikul’un kızına talip olurken karısı Kamile’nin artık yaşlandığını, kadıncağızın kendi öz bakımını bile yapmakta zorlandığını, kendisinden temiz, helal süt emmiş bir kız ile evlenmesini istediğini söyler. Ancak işin aslı böyle değildir. Dürü ile evlenmek için imam nikahlı eşi Kamile’ye baskı yapmış, hatta onu kapı önüne koymakla tehdit etmiştir.
Her meseleyi ticaret olarak gören Musdu, Dürü'nün evine de müşteri gibi gider. Parayı bastırıp kızı alma niyetindedir. Kız çocuğun alınıp satılan bir mal yerine konulması, köydeki kadınlar arasında bile doğal karşılanmaktadır. 
Dürü, Kabak Musdu ile evlenmek istemez. Dürü ve annesi Havana, ellerinden geldiğince bu işe karşı çıkarlar. Velikul ise, Musdu’nun zenginliğine aldanmış, Musdu’nun yakın çevresinin baskılarına boyun eğmiştir. İlk başlarda gönlü olmasa da Velikul, tavrını evliliğin gerçekleşmesinden yana koyar. Kızını ve karısını ikna etmek için dayağa başvurur.
Dürü’nün intihar etmeyi düşündüğünü anlayan köyün bilge insanı Uluguş Nine, kızı bu durumdan kurtarmak ister. Düğünden bir gün önce Dürü evlenmek istemediğini söyleyince babası onu ahıra kapatır. Bunu da Kahveci Linlin ile paylaşır. Linlin, Uluguş’a söyler ve köyün kızlarının da yardımıyla Dürü’yü ahırdan kaçırıp saklarlar. 
Amaçları, Dürü’nün kaybolduğuna, erenlere evliyalara karıştığına inandırıp Musdu ile evlenmesine engel olmaktır. Bu aşamada bir kısım köylünün de Dürü’yü saklamakta elbirliği yaptığı görülür. Ancak Jandarmanın olaya müdahalesiyle Dürü bulunur ve düğün yapılır. Uluguş, kocasından kalan tırpanı bileyletir ve bir bohçaya sarıp Dürü’ye gönderir. Dürü, çeyiz sandığına saklayarak getirdiği tırpanı, düğünün sevinci içinde bütün gün durmadan içip sarhoş olan Musdu'ya saplar ve kaçar.

İlgili Sayfalar

👉 Fakir Baykurt

Fakir Baykurt'un Tırpan Adlı Romanının Simgesel Şiddet Açısından İncelenmesi, Tülin Arseven

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.