Telmih (Hatırlatma)

  • Herkesçe bilinen bir hikayeyi, tarihî bir olayı ya da kahramanı işaret etmek, hatırlatmak demektir. 
  • Çağrışıma dayalı bu sanatta hatırlatılan şey bir iki sözcükle ima edilir.
Edebiyatımızda sıkça hatırlatılan olay ve hikayeler şöyledir:
  • Leyla ile Mecnun, Yusuf ile Züleyha, Ferhat ile Şirin, Şehnâme gibi hikâyeler ve kahramanları
  • Hz. Âdem ile Havva, cennetten çıkarılmaları
  • Hz. Nuh ve tufan
  • Hz. İbrahim, putları kırması, ateşe atılması
  • Hz. Yusuf, babası Yakub ve kardeşleri, Züleyha'nın aşkı
  • Hz. Musa, doğumu, Nil'e bırakılması, peygamberliği, Firavun ve Karun ile mücadelesi, Tur Dağı'na çıkması
  • Hızır ile İlyas, abıhayatı (ölümsüzlük suyu) arama yolculuğu
  • Hz. Süleyman, Sebe Melikesi Belkıs ile münasebeti, cinlere ve hayvanlara hükmetmesi, hüdhüd ve karınca hikâyeleri
  • Hz. İsa, annesi Meryem’den babasız doğması, beşikteyken konuşması, nefesinin ölüleri diriltmesi
  • Ashâb-ı Kehf (Yedi Uyurlar)
  • Hz. Peygamber'in hayatı, mucizeleri ve miraç olayı
  • Ehlibeyt ve Hulefa-yı Raşidin (Dört Halife) dönemi ve olayları
  • Kerbelâ olayı, Hz. Hüseyin'in şehit edilmesi
  • İlk mutasavvıflar ve kerametleri
  • Yunan mitolojisi ve Batı destanları
Açıklamalı Telmih Örnekleri
Yunus Emre bu dünyada iki kişi kalır derler
Meğer Hızır, İlyas ola ab-ı hayat içmiş gibi
Açıklama: Hızır ve İlyas'ın zulmet (karanlıklar) ülkesinde buldukları abıhayatı  (ölümsüzlük suyunu) içerek ölümsüzlüğe kavuşmaları olayına telmih yapılmış.
Gitmez âşık gözünden hergiz maşuk hayali
Nitekim Zelha verir Yusuf'un nişanını
(hergiz: asla, maşuk: sevilen)
Açıklama: Yunus Emre'den alınan bu dizelerde dünyanın en güzel insanı olarak bilinen Yusuf Peygamber'in kıssasına telmih yapılmış.
İsmail'e çaldım bıçak, bıçak bana kâr etmedi,
Hak beni azat eyledi, koç ile kurbanda idim.
Açıklama: İbrahim Peygamber'in, oğlu İsmail'i adağını yerine getirmek için kurban etmek istemesi sırasında bıçağın İsmail'i kesmemesi ve o esnada Tanrı tarafından gökten bir koç indirilerek koçun kurban edilmesi olayına telmih yapılmış.
Hayret ilen barmağın dişler kim itse istima
Barmağından verdiği şiddet günü Ensâr’e su
(istima: kulak verenler)
Açıklama: Fuzuli'nin Su Kasidesi'nden alınan bu beyitte Hz. Muhammed’in Tebük gazasında, Müslümanların susuz kaldıkları bir zamanda parmağından su akıtması mucizesine telmih vardır. 
Ey dost senin yoluna
Canım vereyim canım
Aşkını koymayayım
Oda gireyim canım
 (Eşrefoğlu Rumi)
Açıklama: Dörtlüğün son dizesindeki ateş anlamına gelen od sözcüğü ile Hz. İbrahim'in ateşe atılmasına ve ateşin gül bahçesine dönmesini olayına telmih yapılmış. 
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
(tevhit: Allah'ın birliği)
Açıklama: Mehmet Akif Ersoy'un Çanakkale Şehitlerine adlı şiirinden alınan bu dizelerde müşriklerle yapılan ilk savaş olan Bedir Savaşı'na telmih yapılmıştır. Şair böylece Çanakkale Savaşı'ndaki askere bir kutsiyet yüklemiştir.
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
Açıklama: Dizelerde geçen "yırtarım dağları" ifadesi ile Türklerin Ergenekon Destanı'nda demirden dağı eriterek Ergenekon'dan çıkışlarına telmih yapılmıştır.
Gör daima önünde esatir-i evvelin
Gökten deha-yı nârı çalan kahramânını
Açıklama: Tevfik Fikret'in Promete şiirinden alınan dizelerde Prometheus'un  Zeus’un insandan esirgediği ateşi çalıp insanlara vermesine telmih yapılmış. (nâr: ateş, esatir-i evvel: eski masallar)
Sana sığınmışım kime gideyim
Aşkına düşmüşüm nasıl edeyim
Veysel değilim ki deve güdeyim
Âlemin penâhı sana sığındım 
(penâh: sığınak)
Açıklama: Aciz bir kulun samimi yakarışıyla Allah’a seslenen şair, üçüncü dizede Veysel Karani’ye gönderme yapar. Hz. Peygamber zamanında Yemen’de deve çobanlığı yapan Veysel Karani, Hz. Peygamber’i ziyaret etme arzusuyla Medine’ye gelmiş ancak onu göremeden yaşlı annesinin yanına dönmek zorunda kalmıştır.
Diğer Örnekler
"Gökyüzünde İsa ile
Tur dağında Musa ile
Elindeki asa ile
Çağırayım Mevla'm seni" (Yunus Emre)
"Şûh Şîrinler yüzünden dağ delen Ferhâdlar
Aslıhanlardan yanan Âşık Keremler görmüşüz"
(Yahya Kemal Beyatlı)
"O gece o müthiş deniz durgundu
Ömründe susmayan rüzgar yorgundu
En kara gönüller aya vurgundu
Leyla'yı içinde bulan er gibi "(Hüseyin Nihal Atsız)
"İnsanız, en şerefli mahlûkuz!..
Deyip de pek fazla
Övünmemiz haksız:
Atamız elma çaldı cennetten.
Biz o hırsızların çocuklarıyız!"
(Orhan Seyfi Orhon)
İlgili Sayfalar

👉 Edebi Sanatlar 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.