- Türklerin İslam medeniyetinin etkisinde kaldıktan sonra kullanmaya başladıkları aruz ölçüsü zamanla halk şairlerini de etkilemiştir.
- Bu etki özellikle 17. yüzyılda Âşık Ömer ve Gevheri ile görülmeye başlar. 19. yüzyıla gelindiğinde ise aruzla şiir söylemek özellikle şehirde yetişmiş âşıklar arasında oldukça yaygın bir hâle gelir.
- Bu şiirlerde aruz oldukça zayıftır.
- Bu tür şiirlerde belirleyici olan şekilden çok ezgidir.
- Halk şairlerinin aruz vezni ile söyledikleri şiirlerle ortaya çıkan türler şunlardır: divan, selis, semai, kalenderi, satranç ve vezn-i aher.
1. Divan / Divani
- Aruzun "fâ’ilâtün / fâ’ilâtün / fâ’ilâtün / fâ’ilün" kalıbıyla oluşturulan ve özel bir ezgi ile söylenen şiirlerdir.
- Âşıkların aruzlu türler arasında en çok
müracaat ettikleri şiir şeklidir.
- Araştırmacılar, bu şiirlerin gerçekte 15'li heceyle söylenmiş olup aruza uydurulduğu kanaatindedir.
- Divanilerin en yaygın şekilleri murabba ve gazeldir.
- Bununla beraber muhammes, müseddes,
musammat biçimleri de vardır.
Örnek
Ne acayip ruz imiş, cana, ne bayram günleri — a
Mahrular azmeder seyrana bayram günleri — a
Nice âşıklar gelir kurbana bayram günleri — a
Can verir biçareler canana bayram günleri — a
Yürü hey hercai dilber kaddimi dal eyleme — b
Aklımı başımdan alıp beni abdal eyleme — b
Öldür âşıklarını, gel, böyle işgal eyleme — b
Padişahlar mail olmaz kana bayram günleri — a
Der ki Mecnuni: Güzel, düştüm muhabbet rahına — c
Kuh-i Kaf olsa dayanmaz ben fakıyrin ahına — c
Ey saba bizden selam et ol güzeller şahına — c
Dahil olsun meclis-i irfana bayram günleri — a
- Aruzun "fe’ilâtün / fe’ilâtün / fe’ilâtün / fe’ilün" kalıbıyla oluşturulan şiirlerdir.
- Seliste çoğunlukla gazel nazım biçimi kullanılsa da bentlerle kurulan nazım şekilleriyle söylenenler de vardır.
- Araştırmacılar, selisin de gerçekte 15'li heceyle söylenmiş olup aruza uydurulduğu kanaatindedir.
- Selis nazım biçimi de diğer halk şiiri türleri gibi kendine özgü ezgilere sahiptir.
Örnek
Benden özge sana yok âşık-ı âvâre güzel — a
Sûz-i firkat ile yakma beni nâre güzel — a
Dün gece dîde-i hun-hâr ile ettikçe nigâh — b
Ciğerim başına açtın yine bir yâre güzel — a
Çok cefâ-pîşe peri-rulara mecbûr oldum — c
Görmedim sen gibi âlemde sitemkâre güzel — a
Kan döker hecrin ile subh u mesâ dîdelerim — d
Yok mu îmânın acep bendene bir pâre güzel — a
Ne füsûn ettin acep Nûri-i nâlânına sen — e
Açamam râzımı ne dosta ne ağyâre güzel — a
- Aruzun "mefâ’îlün / mefâ’îlün / mefâ’îlün / mefâ’îlün" kalıbıyla oluşturulan ve özel bir ezgi ile söylenen şiirlerdir.
- Semailer, bazı araştırmacılara göre aruzla değil 16'lı hece ölçüsüyle (8+8=16) oluşturulan şiirlerdir.
- Semailer gazel, murabba, muhammes, müseddes ve musammat şeklinde de yazılabilir.
- Musammat semai, her beyti iç kafiyelerle eşit iki mısraya bölünebilen
semailerdir.
Örnek (Musammat Semai)
Aceb bir hûb-ı enversin / ziyâ verdin bu dünyâya
Açılmış bir gül-i tersin / sezâsın medh-i a’lâya
Cemâlin îd-ı ekberdir / kerem elbet mukarrerdir
Cenâbın özge dilberdir / düşürdün beni gavgâya
Bu aşkım dilde yol buldu / dü çeşmim kan ile doldu
Senin medhin hemen oldu / benim ömrüme sermâye
Ruhunda gonce-i güller / eder feryâd bülbüller
Sana meftun olan diller / düşer mi ka’r-ı deryâya
Güşâde verd-i ahmerler / harâm oldu beyaz tenler
Bize de Vasfiyâ derler / gönül vermez her ednâya
Not: Bu tür, 8'li hece ölçüsü ile söylenen ve aynı adla anılan âşık edebiyatı nazım şekli semai ile karıştırılmamalıdır.
4. Kalenderi
- Kalenderi, aruzun "mef’ûlü / mefâ’îlü / mefâ’îlü / fe’ûlün" kalıbıyla oluşturulan şiirlerdir.
- Bu da 14'lü hece ölçüsüne denk gelmektedir.
- Kalenderiler; en çok gazel ve murabba biçimlerinde söylenmiştir.
- Ezgilerine göre düz kalenderi, Acem kalenderisi ve Emrah kalenderisi gibi isimlerle anılmaktadır.
Örnek
Göster güzelim hüsnüne hayran olayım ben — a
Firkatte iken diline şâdan olayım ben — a
Ağyâr ile sohbetler idüp bâde içersün — b
Lâyık mı görüp hâk ile yeksan olayım ben — a
Düşürme siyah zülfünü gerdâna dökülsün — c
Zülfün teline ey perî kurban olayım ben — a
Ey nâzenînim lûtfun ile iznin olursa — d
Bir gice girip koynuna uryan olayım ben — a
Bu Gevherî kulunu derde düşürdün — e
Bir bûse virüp derdine derman olayım ben — a
5. Satranç
- Aruzun "müfte’ilün / müfte’ilün / müfte’ilün / müfte’ilün" kalıbıyla söylenen şiirlerdir.
- Satrançlar, 16 (8+8=16) heceli kalıba da uymaktadır.
- Musammat gazel biçimindedir.
- Dolayısıyla her mısrayı iki eşit parçaya bölen iç kafiyeler vardır. Buna göre de bölünmüş beyitler alt alta yazıldığında bir dörtlük elde edilir.
Medhine meddâh olalım hüsrev-i hûban güzele
Vasfına sözler bulalım dinleye yâran güzele
Benzeyemez hûr u melek hizmetine çektik emek
Dişleri zer şâne gerek zülfü perîşan güzele
...
6. Vezn-i Aher
- Aruzun "müstef’ilâtün / müstef’ilâtün / müstef’ilâtün / müstef’ilâtün" kalıbıyla yazılan şiirlerdir.
- Âşık tarzı şiir geleneğinde satranç gibi az kullanılan şekillerden biridir.
- Uyak düzeni murabbaya benzer.
- Satranç, hece ölçüsünün 8+8=16’lı kalıbına da uymaktadır.
- Bu tür şiirlerde, ilk mısrada
geçen kelime ya da kelime grupları diğer mısraların değişik yerlerinde kullanılarak bir döngü oluşturulur.
- Vezn-i aherde her mısra, ilk üçü kendi içinde kafiyeli dört eşit parçaya bölünür.
- En belirleyici
tür özellikleri; iç kafiyelerin olması, her mısranın dört eşit parçaya bölünebilmesi
ve birinci mısranın parçalarının sırayla ikinci, üçüncü ve dördüncü mısraların başında yer almasıdır.
Ey vasl-ı cennet / kıl câna minnet / vay serv-i kâmet / cân içre cansın
Kıl câna minnet / vay serv-i kâmet / cân içre cansın / nevres fidansın
Vay serv-i kâmet / cân içre cansın / nevres fidansın / şûh-i cihansın
Cân içre cansın / nevres fidansın / şûh-i cihansın / gözden nihansın
...
İlgili Sayfa
👉 Halk Edebiyatı Ana Sayfa
Konu Anlatımı İndir 👇

Yararlanılan Kaynaklar
- Âşık Tarzı Şiirde Aruz Vezninin Kullanımı ve Tür-Şekil Adlandırması Sorunu Üzerine: Aruzlu Türler mi, Aruzlu Şekiller mi?, Nilgün Aydın
- Halk Edebiyatına Giriş 1, Özkul Çobanoğlu, Anadolu Üniversitesi
- Halk Şiirinde Divan / Divani, Yunus Zeyrek
- Âşık Tarzı Şiir Geleneğinde Kalenderî Türü, Adem Balkaya
- Âşıklık Geleneğinde Divan Şiiri İzleri, Abdulkadir Erkal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.