Yazıların büyük bir kısmı sohbet türündedir.
Dört ciltlik eser, edebiyatımızdaki şehir yazılarının ilk örneğidir.
Eser, II. Abdülhamit dönemindeki İstanbul'un sosyal hayatı, kültürel yapısı, mekânları hakkında oldukça zengin bir kaynaktır.
Dönemin İstanbul ağzı yazılarda bütün incelikleriyle ustaca kullanılmıştır.
Eserde mizah unsuru ön plandadır.
Seçmeler
Birinci Mektup'tan...
Yeni gördüm ama ne garip şey, meğer kömürcüler karda, donda buram buram terler; tatlı, sıcak, güneşli havalarda da tiril tiril titrerlermiş. Geçenki soğuklarda bizim mahalledeki kömürcüyü görseydiniz şimdiki haline bakıp acır ve:
Eser, II. Abdülhamit dönemindeki İstanbul'un sosyal hayatı, kültürel yapısı, mekânları hakkında oldukça zengin bir kaynaktır.
Dönemin İstanbul ağzı yazılarda bütün incelikleriyle ustaca kullanılmıştır.
Eserde mizah unsuru ön plandadır.
Seçmeler
Birinci Mektup'tan...
Yeni gördüm ama ne garip şey, meğer kömürcüler karda, donda buram buram terler; tatlı, sıcak, güneşli havalarda da tiril tiril titrerlermiş. Geçenki soğuklarda bizim mahalledeki kömürcüyü görseydiniz şimdiki haline bakıp acır ve:
— Zavallı adam! Kim bilir kaç aydan beri sıtma hastalığı çekiyor, derdiniz. Zavallı! "Bereket" dediği kömür tozlu kürkünü renkçe pek de farkı olmayan kulaklarına kadar çekmiş, iskemlesinde oturmuş, arpacık kumrusu gibi düşünüp duruyor. Birine bu halini sordum:
— Fukaralık halidir ne yapsın, dedi.
Diğerine sordum:
— Hele bir kar yağsın da gör. Ne kabadayı olduğunu o zaman gösterir, dedi.