Evliya Çelebi'nin Kaleminden IV.Murat

IV. Murat
Vücut yapısı: 

Uzun boylu, şişman ve iri vücutlu, yuvarlak yüzlü, mübarek sakalları siyaha yakın, açık kaşlı, ela gözlü ve gözünün beyazı çok idi. Omuzları geniş, beli ince, pazuları kalın, elleri arslan pençesi gibi idi. Osmanlı sülalesinde böyle zapt edici, bağlayıcı, âdil, sert ve şiddetli, kan dökücü, eşkıya düşmanı, asker öldüren, Rüstem gibi kuvvetli, yiğit ve cesaret örneği bir padişah gelmemiştir (cilt 1,s.163).

Pazu İdmanı


Yine bir gün Gazi Murad Han İstanbul'da Eski Saray'a göç etti. Saray meydanında atış talimleri yaparken Sultan Bayezit Cami'nin sağ tarafındaki minarenin alemi üzerine bir karga konmuştu. Murad Han bu kuşu görerek altındaki Nogay Elçisi adlı süratli atını mahmuzladı, şimşek gibi yetişerek elindeki ciridi minare üzerindeki kuşa attı. Allah'ın emri ile isabet ettirerek düşürmüştür. Cirit karganın leşi ile birlikte minarenin dibine düştü. Mesafe bir ok atımı idi. Eski Saray'ın tam ortasındaki cirit meydanı nerede... Bayezid Camiinin minaresi nerede! Matematik olarak hesap edilse o cirit, minarenin tepesindeki kargaya isabet etmeseydi belki de minarenin üstünden aşıp yere inerek bir ok menzili daha gider, ihtimal ki Tavukpazarındaki Dikilitaş'a düşerdi. Doğrusu şaşılacak bir pazu idmanıdır (cilt 1,s.190).

Murad Han'ın Alışkanlıkları: 


Yaz ve kış her cuma gecesi bilginleri, şeyhleri ve hafızları toplayarak ilmî tartışmalar yaptırırdı. Cumartesi geceleri ilahi okuyanların, gazelhanların ve saz çalanların şarkılarını dinlerdi. Pazar geceleri Tıflî, Cevrî, Nefî, Arzî, Nedim, Nisarî, Beyanî ve Uzletî gibi şairlerle sohbet ederdi. Pazartesi gecesi Kör Hasan Oğlu, damadı Muslî Çelebi, Mukallid Cıfid Hasan, Akbaba, Sarı Çelebi, Çakman Çelebi ve Simitçizade gibi oyuncuları, Batâ Oğlu Yarpol kolu, Osman kolu, Nazlı kolu, Ahmet kolu gibi çengileri toplayarak Hüseyin Baykara meclisleri yapardı.
Salı gecesi güngörmüş ihtiyarlar ile sohbet ederek konuşmalarından faydalanırdı. Çarşamba gecesi halkın salihleri ve hayır sahipleri ile, Perşembe gecesi dervişler, macera sahibi ve maarif erbabı ile sohbet ederlerdi. Her sabah divana çıkar ve Müslümanların işlerini görmeye dikkat ederlerdi. 

Dört tarafındaki düşmanlardan intikam alıp Osmanlı ülkesi üzerine kuş kondurmaz, Müslüman ve Hristiyan herkesi emniyet içinde bulundururdu. Eğer bütün huylarını yazmaya kalkışsak büyük bir kitap teşkil eder (cilt 1,s.191,192).

İlgili Sayfalar İçin Tıklayınız!

Evliya Çelebi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.