Makber'den

Eyvah! Ne yer ne yâr kaldı,
Gönlüm dolu âh u zâr kaldı,
Şimdi buradaydı gitti elden,
Gitti ebede gelip ezelden
Ben gittim o hâksâr kaldı,
Bir gûşede târumâr kaldı;
Baki o enis-i dilden,eyvah!..
Beyrut’ta bir mezar kaldı.

Nerde arayım o dilrübâyı?
Kimden sorayım o bînevâyı?
Bildir bana nerde, nerde ya Rab?
Kim attı beni bu derde ya Rab?
Derler ki: "Unut o aşinayı,
Gitti, tutarak reh-i bekâyı"
Sığsın mı hayale bu hakikat?
Görsün mü gözüm bu mâcerâyı?

Süratle nasıl değişti halim?
Almaz bunu havsalam, hayalim
Bir şey görürüm, mezara benzer,
Baktıkça alır, o yâra benzer
Şeklerle güzâr eder leyâlim
Artar yine mâtemim, melâlim
Bir sadme-i inkılabdır bu,
Bilmem ki yakın mıdır zevâlim?

Çık Fatıma lahddan kıyâm et,
Yâdımdaki hâline devam et,
Ketmetme bu razı, söyle bir söz
Ben isterim ah, öyle bir söz
Güller gibi meyl-i ibtisâm et,
Dağ-ı dile çare bul, merâm et;
Bir tatlı bakışla, bir gülüşle
Eyyâm-ı hayatımı tamam et.

Ya Rab bana bir melek ıyân et,
Bir de beni öyle imtihân et:
Doğsun göreyim o mâh yerden,
Nûrun çıka ey İlâh yerden
Maksud-ı hayatı dermiyân et,
Ferdâ-yı beşer nedir, beyân et!
Ya fikrimi ruhuna kıl isâl,
Ya ruhumu hâkine revân et.

Derd oldu mukîm, çâre gitti,
Gûyâ vatanım kenâre gitti;
Ben gurbet-i dâimîde kaldım,
Bir türbe-i bî-ümide kaldım
Ufkumdan o mâhpâre gitti,
Bir matla'-ı şeb-nisâre gitti
Gördüm yüzünü misâl-i zulmet,
Matla ona bir sitâre gitti

Gördüm yüzünü türâb içinde,
Geldim aradım kitâb içinde
Bir hâb gelir o, dideden dûr,
Gitti diyemem mezara ol nûr
Bu sıfr nedir hisâb içinde?
Erkâm ona inkılâb içinde
Bir hiçi-i zî-vücûd, yâhûd
Bir kabrdir ıztırâb içinde.

Makber, sonudur dekâyıkın bu,
Bir sırr-ı garîbi Hâlık'ın bu,
Bir nûr ki meyledince hâba,
İnmekte şu bir yığın türâba
En yükseğidir şevâhıkın bu,
En müdhişidir hakâyıkın bu
Bed-baht, o hakikat anlaşılmaz,
Şânın bu, cihânda lâyıkın bu!..

Tecdîd kılıp harâb şiirim,
Destinde bulurdu tâb şiirim
Zihnimdeki fikre yâr olurdu,
Gaybeylediğim sözü bulurdu
Anlardım olur kitâb şiirim
Ettikçe yazıp hisâb şiirim
Şairliği gayri neyleyim ben?
Olsun dilerim türâb şiirim

Gitti nazarımdan, âh gitti
Bî-maksad ü bî-günah gitti
Her ferd cihânda birdir ammâ
Bir tane değildir, öyle -hâşâ!..
Bir tane idi o mâh gitti,
Aylarca olup tebâh gitti,
Görsem yeridir seni karanlık
Nûrum benim ey ilâh gitti

Ey yâr, şu nevbahâr sensin,
Ben anlıyorum ki yâr sensin,
Ettikçe nigâh bahr u berre,
Birden sanırım ki bazı kerre,
Meşcerdeki rüzgâr sensin,
Ağlar derim eşkbâr sensin,
Türben görününce anlarım ki,
Öldüm, bana türbedar sensin


Abdülhak Hamit Tarhan

➤ Makber (Günümüz Türkçesi) 

İlgili Sayfalar


Finten

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.