Bagrı kebâb gözlerinin yaşı kan gerek
Yârı diyen gerek kim ola gayrden beri
Cânânı isteyen kişiye terk-i cân gerek
Cevre kıla tahammül iden yârı arzû
Sabr ide hâre her kim ana gül-sitân gerek
Pervâne bigi yanmaga tâb ü tüvân gerek
Sinün yüzün görene ne hâcet likâ-yı hûr
Kapunda yir bulana ne bâg-ı cinân gerek
Gonca-lebünden isder-idüm söz açam veli
Ol râz-ı nâzüki bilürem kim nihân gerek
Anun-çun Ahmedî heves ider lebüne kim
Dil hastadur ana şeker-i nâr-dân gerek
Günümüz Türkçesi
1. Beyit
Âşık olana ışk odından nişân gerek
Bagrı kebâb gözlerinin yaşı kan gerek
ışk: aşk
od: ateş
nişan: iz, belirti
Âşık olana aşk ateşinden iz gerek; (aşığın) bağrının yanık, gözlerinin yaşının da kanlı olması gerek.
Yârı diyen gerek kim ola gayrden beri
Cânânı isteyen kişiye terk-i cân gerek
yâr: sevgili
kim: ki
gayr: ayrı, başka, özge
canan: sevgili
Sevgili, sözü edenin başka şeylerden kurtulmuş olması gerekir; (çünkü) sevgiliyi isteyen kişiye canını terk etmek düşer.
Cevre kıla tahammül iden yârı arzû
Sabr ide hâre her kim ana gül-sitân gerek
cevr: haksızlık, eziyet
hâr: diken
gül-sitan: gülistan, gül bahçesi
Sevgiliyi arzu eden eziyete katlanmalı, kendine gül bahçesi gereken de dikene sabretmelidir.
4. Beyit
Şem ü safâdur ol sanem ana irişmege
Pervâne bigi yanmaga tâb ü tüvân gerek
şem: mum
safâ: gönül şenliği, sefa
ol: o
sanem: put
ana: ona
ana: ona
bigi: gibi
tâb ü tüvân: güç kuvvet
O put kadar güzel bir sefa mumudur, pervane gibi yanarak ona erişmek için güç kuvvet gerekir.
5. Beyit
Sinün yüzün görene ne hâcet likâ-yı hûr
Kapunda yir bulana ne bâg-ı cinân gerek
hâcet: gereklilik
likâ-yı hûr: peri yüzlü, güzel
cinan: cennetler
bâg: bağ, bahçe
Seni yüzünü gören için hurilerin yüzüne gerek var mı, kapında yer bulana cennet bahçeleri mi gerekir.
Gonca-lebünden isder-idüm söz açam veli
Ol râz-ı nâzüki bilürem kim nihân gerek
leb: dudak
râz: gizli, sır
nihân: gizli
Gonca dudağından söz açmak isterdim ama, o nazik sırrı bilirim ki gizli kalması gerekir.
Anun-çun Ahmedî heves ider lebüne kim
Dil hastadur ana şeker-i nâr-dân gerek
dil: gönül
nâr-dân: nar taneleri
Ahmedi gönül hastası olduğu için dudağına heves eder, çünkü ona nar şekeri (kırmızı dudak) gerekir.
İlgili Sayfalar
Ahmedi
Divan Şiiri Örnekleri
Divan Şiiri 13 ve 14.yy. Şairleri
İlgili Sayfalar
Ahmedi
Divan Şiiri Örnekleri
Divan Şiiri 13 ve 14.yy. Şairleri
Bu gazel hangi aruz kalıbıyla yazıldı acil
YanıtlaSilMef'ûlü / fâilâtü / mefâîlü / fâilün
Siledebi sanatlardan hangisi kullanılmıştır.
YanıtlaSilçok güzel bir yazı şuan okuyoz sınıfta
YanıtlaSilKonu ve teması nedir
YanıtlaSil