Gurbet Kuşları

Orhan Kemal'in 1962 tarihli devam romanı.
Eser, "Bereketli Topraklar Üzerinde" adlı romanın devamıdır.
İlk romanda çalışmak için köyünden Çukurova'ya giden İflahsızın Yusuf’un gurbette yaşadıkları anlatılırken bu romanda oğlu Memed'in İstanbul’daki yaşamı ele alınmıştır.
Romanda köyden kentte göç ve bunun doğurduğu sonuçlar büyükşehirde yaşanan ahlaki yozlaşmayla birlikte ele alınmıştır.
Romanda olaylar siyasi çekişmelerin arttığı Demokrat Parti iktidarı (1950-1960) yıllarında İstanbul’da geçmektedir.

Özet

Roman, Sivas’ın bir köyünden çalışmak için İstanbul’a gelen Memed’in hikâyesidir. Memed, Bereketli Topraklar Üzerinde adlı romanda Çukurova’ya çalışmaya giden üç arkadaştan biri olan Yusuf'un oğludur.
Eşini kaybeden İflahsızın Yusuf, o yıl çalışmak Çukurova’ya gitmek istemez. Çünkü annelerini kaybeden dört çocuğu vardır. Bu nedenle gurbete büyük oğlu Memed’i göndermeye karar verir. Ancak Memed’in hedefi Çukurova değil İstanbul’dur.
Memed’in İstanbul’a gitmek istemesinin nedeni iki yıl önce köylüsü Gafur’dan aldığı bir mektuptur. İstanbul’a gelirken en büyük umudu ağası Gafur’un ona bir iş bulmasıdır. Memed’in mektubu ciddiye alıp İstanbul'a geleceğine ihtimal vermeyen Gafur ise kendini olduğundan farklı tanıtmıştır. Aslında Gafur ne kabzımal ne okuryazar ne de dükkân sahibidir.
Memed'in Gafur’a ulaşana kadar kendi kendine köy ve şehir yaşantısını kıyaslaması, hayallerine kavuşma isteği, romanda iç çözümlemeyle verilir.
Memed, İstanbul’a geldiğinde işlerin sandığı gibi olmadığını anlar. Gafur, Memed oralardayken kartonların üstüne iki üç imza karalayıp okuması varmış gibi yapmıştır. Yüzü de zaten hiç gülmemektedir. Gafur'un durumundan şüphelenen Memed'e gerçekleri Gafur’la aynı yerde çalışan Veli anlatır. 
Veli, Gafur'dan beklediği yardımı göremeyen Memed'i kaldığı bekar odasına götürerek Hacı Emmi ile tanıştırır. İki buçuk lira karşılığında burada kalmaya başlayan Memed, yine aynı yerde kalan Bekir’in yıkım ekibinde çalışır.
Memed, hayat hakkında çok şey öğrendiği Kastamonulu Recep adlı bir işçiden de okuma yazma öğrenir. Romanın ilerleyen bölümlerinde Memed, Kastamonulu Recep’in babası Murat Usta’dan duvarcılığı da öğrenerek amelelikten ustalığa terfi edecektir. Memed, bu gelişmeler sayesinde zamanla kendi sınıfının bilincine ulaşır. Ancak gösterdiği gelişme zamanla ailesi ile arasını açacaktır.

Hüseyin Korkmaz'ın Hikâyesi

Memed, bir köşk inşaatında çalışmaya başlar. İnşaatın karşısındaki köşk, Gafur’un patronu olan eski kabzımal, yeni müteahhit Hüseyin Korkmaz’ındır. 
Hüseyin Korkmaz, Niğde’nin bir köyünden yedi sekiz yıl önce İstanbul’a iş bulmak için gelmiş; hamal olarak başladığı yerde patronun gözüne girerek köşkün bir odasında kalmaya başlamıştır. Zaman ilerledikçe gözü açılan Hüseyin, patronun eşi Nesibe ile ilişkiye girmiş ve patronun şüpheli ölümünden sonra da kadınla imam nikâhıyla evlenerek hem dükkâna hem de eve sahip olmuştur. Bir süre sonra da yaşlı bulduğu Nesibe’yi boşayarak Tepebaşı gazinosunda tanıştığı Nermin’le evlenir. Nermin; birkaç yabancı dil bilen alımlı, güzel bir kadındır. Kadınlık silahını kullanan Nermin, 1950'den önce CHP’li bir politikacıyla evliyken defalarca eşini dönemin milletvekilleri ve bürokratlarıyla aldatmıştır.
Nermin, 1950’de DP iktidara gelince CHP’den ayrılarak DP saflarına geçer. Hüseyin de karısının sayesinde yıkım-yapım işlerinden çok sayıda ihale alarak daha da zenginleşmiş; iktidarın her mahallede yaratmak istediği milyonerlerden biri olmuştur.

Memed ile Ayşe

İnşaatta çalışan Memed, karşı köşkün bahçesindeki içme suyundan bidonlarını doldurmaya gittiğinde köşkün hizmetçisi Ayşe ile tanışır. Efendisinin köşkünde yatıp kalkan Gafur ise Ayşe’ye sarkıntılık etmekte mahalle bakkalında onun dedikodusunu yapmaktadır. 
Ayşe, yirmi yaşlarında annesi babası olmayan garip bir kızdır. Anadolu’nun bir köyünden on yıl önce İstanbul’a gelen Ayşe’nin tek yakını Hatçe ve Rıza çiftidir. Bu çift de diğerleri gibi birer gurbet kuşudur. Zeytinburnu’nda bir gecekonduda oturan çiftin iki de erkek çocuğu vardır. Ayşe, sürekli olarak Hatçe ablasının mutlu olmasından bahsederek evleneceği kişinin de Rıza eniştesi gibi olmasını istemektedir. Nermin ile Hüseyin çiftinin Gafur’la Ayşe'yi evlendirmeye çalışmaları sonuçsuz kalır çünkü Ayşe'nin gönlü Memed'dedir.
Bu arada Gafur, komisyoncu dükkânında birlikte çalıştığı kâtibi bıçakladığı için hapse girer.
Ayşe ile evlenen Memed, köşkün müştemilatında kalan Ayşe’nin odasına taşınır. 
Hüseyin Korkmaz da Gafur’un işini Memed’e verir. 
Memed, memleketteki babasına, İstanbul’da her şeyin yolunda gittiğinden bahseden bir mektup yazarak babasını ve kardeşlerini İstanbul’a davet eder. Bir süre sonra İstanbul'a gelen ailesi köşkte Gafur’dan boşalan odada misafir edilir.
Zamanla Hüseyin Korkmaz ile yakınlaşan İnsafsızın Yusuf da oğlu ile çalışmaya başlar. Ancak Memed zamanla birçok konuda babasıyla ters düşer. Ailesi ile Ayşe’nin geçinemediğini gören Memed, onları çağırmanın hata olduğunu geç de olsa fark eder. Memed, anlaşamadığı babasıyla bağlarını zamanla koparacak ve kardeşleriyle de bir daha görüşmeyecektir.
Memed eşiyle Ayşe’nin tanışı bir ailenin oturduğu Zeytinburnu’ndaki bir gecekonduya taşınır. Gene duvar ustasıdır, Ayşe de Bakırköy’de bir iplik fabrikasında çalışmaktadır. Biriktirdikleri paranın yanı sıra biraz da borç alarak bir arsa satın alırlar. Sonrasında da kendilerine bir gecekondu yapmaya başlarlar.
Hüseyin Korkmaz, Memed'in işlerini Yusuf'a verir. Gafur, bir müddet yattıktan sonra çıkmış; yeniden Hüseyin Korkmaz’ın evine dönmüştür. Memed’in babası İflahsızın Yusuf’u yanına çeken Gafur, Memed'in kız kardeşi Ümmü ile de ilişkiye girer.
Bu süreçte cahil, okuma yazma bilmeyen Memed şuurlu bir emekçiye dönüşürken kız kardeşi Ümmü ise utangaç köylü kızından şuh bir genç kıza evrilmiştir. 
Gafur, her şeye rağmen Ayşe’yi Memed’e kaptırdığı için intikam peşindedir. Sonunda Ayşe ile Memed’in dişlerinden tırnaklarından artırdıkları para ile yaptırdığı gecekondu inşaatını yetkililere şikâyet ederek yıktırır.
Romanın sonunda gerçekleşen bu olay karşısında Memed perişan olur. Uzaktan kendilerini memnun bir şekilde izleyen Gafur'u gören Ayşe ise kocasına "Kalk lan kalk. Gene yaparık, yenisini yaparık!" diyerek cesaret verir. Roman da bu sözlerle tamamlanır.

İlgili Sayfalar

👉 Orhan Kemal
👉 Eser Özetleri

Yararlanılan Kaynaklar

Gurbet Kuşları, Varlık Yayınları, 1973
Romandan Sinemaya Gurbet Kuşları, Kazım Çandır
Orhan Kemal’in Bereketli Topraklar Üzerinde ve Gurbet Kuşları Adlı Romanlarında Taşralı İnsanın Değişim Süreci, Osman Oruç

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.