Halide Edip Adıvar |
- Roman ve hikaye yazarı, akademisyen, siyasetçi, öğretmen.
- Çok küçük yaşta annesini kaybeden Halide, babasının bir kaç defa evlenmesi yüzünden, zaman zaman, bir Mevlevi olan anneannesinin evinde yaşadı.
- Arapça, Farsça ve müzik derslerinin yanı sıra Rıza Tevfik'ten edebiyat ve Fransızca, Salih Zeki'den de matematik dersleri aldı.
- İngilizceyi küçük yaşta mürebbiyesinden öğrenen Halide Edip, Amerikan Kız Kolejinden mezun oldu.
- 1901'de Salih Zeki ile evlendi.
- İstanbul Kız Lisesinde (Bezmiâiem Sultanîsi) tarih öğretmenliğine başlayan yazar, 1908'den itibaren Tanin gazetesinde yazdığı yazılarıyla tanınmaya başladı.
- 31 Mart Olayları nedeniyle ilk önce Mısır'a gidip oradan da Londra'ya geçti (1909). Aynı yıl yurda dönen Halide Edip, bir süre Kız Öğretmen Okulunda çalıştı. Eşi Salih Zeki'nin ikinci bir evlilik yapmak istemesi nedeniyle kocasından ayrıldı (1910).
- Balkan Savaşı sırasında Teâlî-i Nisvan Cemiyetinin (Kadınları Yükseltme Cemiyeti) göçmenlere ve askerlere yardım ve hasta bakıcılık kollarını teşkilatlandırmaya çalıştı.
- Vakıf okullarında müfettişlik de yapan Halide Edip eğitimle ilgili raporlar hazırladı. 1916'da Cemal Paşa'nın daveti üzerine Suriye'ye giderek Mart 1918'e kadar bölgedeki okullarda incelemeler yaptı.
- 1917'de Dr. Adnan Adıvar ile evlendi.
- 1918-1919 arasında İstanbul Üniversitesinde Batı Edebiyatı okuttu.
- İzmir'in işgali (15 Mayıs 1919) üzerine düzenlenen mitinglerde yaptığı etkili konuşmalarla halkı Millî Mücadele'ye çağırmıştır.
"Sultanahmet mitinginde 'Hükûmetler düşmanımız, milletler dostumuzdur' demiş ve halkı 'bayrağımıza, ecdadımızın namusuna ihanet etmeyeceğiz' diye yemine çağırmıştır."
- 16 Mart 1920'de İstanbul'un işgalinden sonra eşi Adnan Adıvar ile Millî Mücadele için Anadolu'ya geçti. Halide Onbaşı olarak anıldı. Mustafa Kemal'in yakınında bulundu, cephelerde dolaştı, Kızılay hastanelerinde görev aldı, savaş devam ederken gazetelere Milli Mücadele'yi anlatan yazılar yazdı.
- 1925'te, bazı siyasi kırgınlıklar nedeniyle eşi ile ilk önce İngiltere'ye sonra da Fransa'ya yerleşti.
- 1939'da Türkiye'ye dönen yazar, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ne İngiliz Edebiyatı Profesörü olarak tayin edildi. 1950 yılında, İzmir'den milletvekili seçilinceye kadar da bu görevi sürdürdü.
- 1954'te milletvekilliğinden ayrılan Halide Edip, yeniden üniversiteye dönmüştür.
- Halide Edip Adıvar, 9 Ocak 1964'te İstanbul'da vefat etti.
Haldun Taner'in Halide Edip yorumu:
“Kısacık boylu, ufak tefekti. Ama gençliğinden beri her girdiği çevrede tüm kadınların pabucunu dama atmış, hep birinci kadın rolüne çıkmıştı. Tuttuğunu bırakmayan erkeksi bir irade, dişi bir önsezi ve çok yönlü işleyebilen bir zekâsı vardı.” (Ölürse Ten Ölür)
Edebi Kişiliği
- Romanlarının vazgeçilmez ögesi "güçlü, karakterli ve fedakâr kadın" portresidir.
- Dil bakımından özensiz olan yazarın eserlerinde basit dil yanlışları görülür.
- Eserlerinde gözlem önemli bir yer tutar.
- Romanları ele aldığı konular bakımından üç grupta toplanabilir. Yazarın öne çıkan romanları ve konuları şöyledir:
1.Kadının Toplumdaki Yerini Ele Aldığı Eserleri:
- Heyula: Halide Edip'in yayımlanan ilk romanıdır. Batı değerleri ile bizim değerlerimizin birlikte ele alındığı bu roman yasak aşkı konu almaktadır.
- Raik'in Annesi: Çocuğunu yetiştirmek için fedakârlık eden, bu yüzden kırılan kadınlık gururuna rağmen boşanmak istemeyen Müslüman-Türk kadını anlatılır.
- Seviyye Talip: 1910 yılında İstanbul'da yayımladığı feminist romanı. Bir kadının kocasını terk ederek sevdiği erkekle yaşamasını konu alır.
- Handan: İlk dönem romanları arasında en önemlisi Handan'dır. Mektuplardan oluşan roman kadın psikolojisini ele alması bakımından da bir ilktir.
- Özeti: Ailesini kaybettiği için amcasının yanında kuzenleriyle kardeş gibi büyüyen Handan, Nazım Bey’den tarih, sosyoloji ve felsefe dersleri alır. Sosyalist anlayıştaki Nazım’la Handan yakınlaşmaya başlar. Handan, evlilikte önceliğin sevgide olması gerektiğini düşündüğü için Nazım'ın evlilik önerisini reddeder ve yaşça kendisinden hayli büyük olan Hüsnü Paşa ile evlenir. Avrupa’da yaşamaya başlar. Kuzeni Neriman ve kocası Refik Cemal de Avrupa’ya giderler ve Refik Cemal, Handan'a ilgi duymaya başlar. Geçirdiği menenjit hastalığı boyunca Handan'a Refik Cemal bakar. Genç kadın hafızasını kaybetmiştir. Ve bu durumda iken Refik Cemal’le yakınlaşır. Ne var ki bir müddet sonra bu yakınlıktan vicdan azabı duyar ve ölür.
- Yeni Turan: Siyasi/ideolojik roman. 1912 yılında Türkçülük akımı etkisiyle yazdığı bu roman ile Halide Edip, Türkiye'nin 1930'lu yıllarını kurgulamıştır. Kadın meselesine yaklaşım açısından da radikal bir eserdir. Romanın kadın kahramanı Kaya; erkekle eşit eğitim alan, başı kapalı ancak yüzü açık, kapalı bir giysi yerine uzun bir cübbe giyen, mücevher kullanmayan, istediği yere giden, gerekirse salonlarda konferanslar, camilerde vaaz veren bir kadındır.
- Kalp Ağrısı: Yazarın tutkulu bir aşkı anlattığı son romanıdır. Romanda iki genç kızın aynı erkeğe aşık olmaları konu edilir. Olaylar, Mudanya Konferansı'ndan sonraki mutlu hava içinde İstanbul'da gelişir. Romanda, kadının özverisine vurgu yapılır.
- Zeyno’nun Oğlu: Kalp Ağrısı adlı romanın devamıdır. Türk askerinin erdemli duruşu, Binbaşı Hasan Bey’in kişiliğinde temsil edilir.
- Özet: Binbaşı Hasan Bey, Diyarbakır’da görev yaptığı sırada Zeyno adlı bir kızla yakınlaşmış ve o hamile iken görev icabı bölgeden ayrılmak zorunda kalmıştır. Ancak Zeyno’nun bebek beklediğinden de habersizdir. Yıllar sonra tekrar Diyarbakır'a geldiğinde Zeyno’nun oğlu Haso’nun kendi çocuğu olduğunu öğrenir ve Zeyno ile nikâhlanır.
2. Kurtuluş Savaşı'nı Konu Aldığı Eserleri
- Vurun Kahpeye: Millî Mücadele’ye katılan kadınların ortak acılarının hikâyesidir. Adı verilmeyen bir Anadolu kasabası; cahil, gerici, Kuvayımilliye karşıtı halkıyla romana konu olur. Bir yandan Millî Mücadele’nin kasabadaki akislerinin diğer yandan cephedeki mücadelenin anlatıldığı romanda, esas olarak “din” kavramı “ilerici-gerici” tezadında ele alınmaktadır.
- Özeti: Yunan, kasabayı işgal eder. Güzel ve idealist Aliye öğretmen, savaş sırasında tam bir erkek kuşatması altında ayakta kalmaya çalışmaktadır. Ne var ki kasabadaki erkekler bu genç öğretmenden rahatsızlık duymaktadır. Aliye bir yandan kendisiyle evlenmek isteyen Yunanlı Binbaşı Damyanos’a karşı koyarken Tosun adlı genç bir kumandanla dava arkadaşlığı çerçevesinde bir aşk yaşar. Ancak Tosun, Aliye'nin hayatını tehlikeye atmak pahasına ordudaki görevinin başına gider. Yunan binbaşısı Damyanos'un kendisine olan zaafını vatanı lehine kullanmak isteyen Aliye, Yunan'ın geri püskürtülmesinin ardından kasabanın gericileri tarafından “vurun kahpeye!” nidalarıyla linç edilir.
- Ateşten Gömlek: Millî Mücadele hakkında yazılan ilk roman olma özelliği taşır. Roman, Millî Mücadele'nin bir bakıma destanı gibidir, İzmir'in işgalinden sonraki umutsuzluk günleri, Millî Mücadele'nin doğuşu ve kurtuluşu anlatır.
- Özeti: İzmir’in işgali sırasında kocası ve çocuğu düşman tarafından öldürülen Ayşe, İstanbul'a akrabası Peyami’nin yanına gelir. İkiliye Binbaşı İhsan da katılır ve Anadolu’ ya geçerler, amaçları Kuvayımilliyeye hizmet etmektir. Bu arada hem Peyami hem de Binbaşı İhsan Ayşe’ye aşık olur. Bu aşk her ikisi için de ateşten bir gömleğe dönüşür. Sakarya Savaşı’nda hemşire olarak görev alan Ayşe, İhsan’la birlikte cephede aynı dava uğruna şehit olur. Yaralanan Peyami, kafasında kalan bir kurşunla Ankara Cebeci Hastanesinde anılarını yazmayı tamamlar ve kafasındaki kurşunun çıkarılması için girdiği ameliyatta hayatını kaybeder.
3. Toplumsal Konulara Yöneldiği Tezli Eserler:
- Sinekli Bakkal: Halide Edip bu romanıyla kalabalık şahsiyetler ve bu şahsiyetlerin yer aldığı toplum meselelerine geçer. Roman 2.Abdülhamit döneminde İstanbul'un arka sokaklarında yaşayan insanların hikâyesidir. Halide Edib eserini yazarken geleneksel Türk tiyatrosundan özellikle Karagöz ve orta oyunu tiplerinden yararlanır.
- Özeti: İstanbul Aksaray'da imamın küçük kızı Emine, aynı mahalleden orta oyuncu Tevfik ile babasının karşı çıkmasına rağmen evlenir. Tevfik, zenne rolüne çıktığı için “Kız Tevfik” diye anılmaktadır. Bir süre sonra bu yüzden ayrılırlar. Ayrıldıktan sonra Rabia isminde bir çocukları dünyaya gelir. Babası İstanbul’dan sürgüne gönderilir. Bu sırada Rabia sesi ile herkesi büyülemektedir. Kuran ve mevlit okumakta üstüne kimse yoktur. Tevfik sürgünden döner, kızını yanına alır. Ancak bu sefer de Jön Türklere yardım ettiği için Şam'a sürülür. Rabia ise Müslüman olan piyano öğretmeni Peregrini ile evlenir. 1908'de İkinci Meşrutiyet'in ilanından sonra babası sürgünden döner.
- Tatarcık: Romanda Cumhuriyet devri gençliği ele alınmıştır. Romanda Tatar Osman'ın kızı Lâle'ye (Tatarcık) ağırlık verilir. Birbirinden ayrı karakterde olan yedi üniversiteli genç etrafında, bir bakıma geleceğin Türkiye'si anlatılmak istenir.
- Akile Hanım Sokağı: Üç farklı hayat bir yerde yaşar: İstanbul'un eski köklü aileleri, Taşra'dan gelenler ve Amerikalılar. Bütün bunlar etrafında denilebilir ki bu roman, değişen Türkiye'nin bir İstanbul panoramasıdır.
- Sonsuz Panayır: Halide Edip, İkinci Dünya Savaşı yıllarında Anadolu sermayesinin egemen olduğu İstanbul sosyetesini ve eğlence dünyalarını anlatır.
Hatıraları:
- Mor Salkımlı Ev: Yazarın çocukluk günlerinden 1918 yılına kadarki anılarını anlattığı kitabıdır. Yazar, eserin birinci bölümünde anılarını üçüncü tekil kişi anlatımı ile kaleme almış, daha şuurlu hatırladığı anılarını anlatmaya başladığı ikinci kısımdan itibaren birinci tekil şahıslı anlatıma geçmiştir. Bu nedenle eser, anı-roman özelliği de gösterir.
- Türk'ün Ateşle İmtihanı: 1918'den 1923 sonlarına kadar olan dönemi anlattığı hatıra kitabı. Kurtuluş Savaşı sırasında yaşananlar, canlı ve etkileyici bir anlatımla okura sunulur. Türk'ün Ateşle İmtihanı, Halide Onbaşı'nın, o günleri yaşayan bir aydının içten anlatımıyla yakın tarihimize ışık tutmaktadır.
Tüm Eserleri
- Roman: Raik'in Annesi, Seviye Talip, Handan, Yeni Turan, Son Eseri, Mev'ud Hüküm, Ateşten Gömlek, Kalp Ağrısı, Vurun Kahpeye, Zeyno'nun Oğlu, Sinekli Bakkal, Yolpalas Cinayeti, Tatarcık, Sonsuz Panayır, Döner Ayna, Âkile Hanım Sokağı, Sevda Sokağı, Çaresaz, Hayat Parçaları.
- Hatıra: Mor Salkımlı Ev, Türk'ün Ateşle İmtihanı
- Hikaye: Harap Mabetler, Dağa Çıkan Kurt ve Kubbede Kalan Hoş Seda
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.