Edat (İlgeç)

  • Sözcükler arasında çeşitli anlam ilgileri kuran sözcüklere edat (ilgeç) denir.
Öne çıkan edatlar:
  • gibi, ile, için, kadar, sanki, ancak, yalnız, üzere, değil, mi, ait, diye; 
  • -e değin, -e dek, -e doğru, -e karşı, -e göre, -e rağmen, -e karşın, 
  • -den beri, -den dolayı, -den ötürü, -den başka...
Özellikleri
  • Kendi başlarına bir anlam taşımazlar.
  • Sözcükler arasında kurdukları ilgilere göre anlamlarından söz edilebilir. Ancak bu anlam isimlerde ya da eylemlerde olduğu gibi değildir, sezinlenen bir anlamdır.
  • Edatlar; cümleler ve yan cümleler arasında anlam ilgisi kurmaz, bağlama görevi 
    üstlenmez. Bu görevi bağlaçlar üstlenir. 
  • Edatlar, isim ve zamirler ile çoğu kez grup kurar. 
  • Bu tür gruplara edat grubu denir: ev için, adam gibi, masa kadar, ona göre...
Gibi
  • Benzerlik ve karşılaştırma ilgisi kurar:
Dante gibi ortasındayız ömrün.
Ölüm gibi bir şey oldu ama kimse ölmedi.
  • Kurduğu öbek bir ismi niteliyorsa sıfat olur:
Dev gibi dalgalar kıyıları dövüyordu.
  • Benzerlik ilgisi kurarken yüklemin anlamını etkiliyorsa öbek kurduğu sözcükle zarf görevi yapar:
Koca adam çocuk gibi ağlıyordu.
  • Cümlenin sonuna gelerek yüklemlere olabilirlik anlamı katar
Bu askerlik hiç bitmeyecek gibi.
  • Gibi edatı iyelik eki aldığında ad gibi görev üstlenir:
Onun gibisini nerede bulacaklar
İle 
  • Sözcükler arasında araç ilgisi kurar. Eylemin hangi araçla yapıldığını gösterir. Bu ilgide "aracılığıyla" anlamı düşünülmelidir: 
Elindeki küçük çakıyla sıraya adını kazıyordu.
Eşyalarını dayısıyla yolladım.
  • Sözcükler arasında birlikte olma, beraberlik ilgisi kurar. Eylemin kiminle yapıldığını bildirir:
O akşam annesiyle yemeğe çıkmışlardır.
  • Sözcükler arasında neden-sonuç ilgisi kurar: 
Koca şehir bir depremle yerle bir oldu.
  • Soyut kavramlarla gruplaşarak eylemin nasıl yapıldığını gösteren durum zarfı olur:
Aynadan yüzünü hüzünle seyretti.
Uyarılar
  • "İle" sözcüğü; eş görevli sözcükleri, sözcük gruplarını bağladığında bağlaç olur. "İle"nin yerine "ve" getirebiliyorsanız bağlaçtır.
Sevinçle hüznü bir arada yaşadık.
İçin
  • Eylem adlarıyla öbekleşerek "amacıyla" anlamı veren ilgiler kurar: 
Mutlu olması için her dediğini yaptık.
  • Neden-sonuç  ilgisi kurar:
Üşüdüğü için içeriye girmiş.
  • Özgülük anlamı katar. Varlığın kime ya da neye özgü olduğunu bildirir:
Sizin için insan kardeşlerim
Her şey sizin için
  • Görelik anlamı katar:
Sizin için hava hoş tabii ki
  • Yemin, yakarma anlamlı deyimler oluşturur:
Tanrı hakkı için bu zavallıyı bağışla.
Kadar — e kadar
  • Sözcükler arasında "eşitlik" ilgisi kurar. İki kavramı nitelik ya da nicelik yönünden eşit tutar:
Ben de senin kadar sevdim onu.
Sen akşamlar kadar büyülü, sıcak
Rüyaların kadar sade, güzeldin
  • Sözcükler arasında "benzerlik" ilgisi kurar: 
Senin cennet kadar güzel vatanın var.
  • "Yaklaşıklık" ilgisi kurar:
Bir aya kadar kendi evimize taşınacağız.
  • -e durumundaki adlarla öbekleşerek eylemin bittiği zamanı ya da bittiği yeri gösterir: 
Çalışma akşama kadar sürdü.
Okula kadar beraber yürüdük. 
  • Bu, şu, o sözcükleriyle öbekleşerek "ölçü" anlamı verir.
Kadıncağız bu kadar söz söyledi.
O kadar yağı ne yapacaksınız.
  • İsim çekim eklerini aldığında ad gibi kullanılır:
Bu kadarına da razıyız, ne yapalım?
Yalnız
  • Edat olarak kullanıldığı zaman cümleye "sadece, tek, yalnızca, ancak" anlamları katar:
Beni bu dertten yalnız sen kurtarabilirsin.
Uyarılar
  • "Yalnız" sözcüğü edat dışında isim, sıfat, zarf ve bağlaç olarak da kullanılabilir:
Biz bu dünyada hep yalnızız. (ad)
Bir ömür boyu yalnız yaşadı. (belirteç)
Yalnız taş duvar olmaz. (sıfat)
  • Yerine "fakat" ve "ama" getiriliyorsa bağlaçtır:
Ben de isterim yalnız hiç param yok. (bağlaç)
Ancak 
  • Edat olduğunda "yalnız" sözcüğü gibi cümleye "sadece" "bir tek" anlamı katar:
Aradığını ancak bu kitapta bulabilirsin.
Uyarılar
  • Fakat, ama anlamıyla cümleleri bağladığında bağlaç olur:
Dediğini yaparım ancak beni dinleyeceksin.
  • "Ancak" sözcüğü sınırlama zarfı olarak kullanılabilir:
Oraya ancak yarın varabiliriz. 
Sadece, tek, bir 
  • "Yalnız" edatı yerine kullanılan edatlardır. Onun gibi sınırlama anlamı katar:
Sadece senin aşkın avutur beni.
Tek seni sevdim ben bu dünyada.
Bir ben kaldım ortasında kavganın.
Uyarı: 
  • "Bir" sözcüğü niteleme sıfatı, belgisiz sıfat ve sayı sıfatı da olabilir.
Baba katiliyle baban bir safta.
                        niteleme sıfatı ("aynı" anlamıyla kullanılmış)
Bir gece ansızın geliriz, dedi.
belgisiz sıfat (herhangi bir gece)
Sadece bir gün kaldı.
        sayı sıfatı
Üzere
  • Eylemin hangi amaçla yapıldığını bildirir. "İçin" edatının anlamını karşılar. 
Bakanla görüşmek üzere Ankara'ya gitti.
  • Bir eylemin gerçekleşmesine çok yaklaşıldığını bildirir:
Borsa kapanmak üzere.
  • Koşul ilgisi kurar. Eylemin bir koşula bağlı olarak yapıldığını bildirir:
Bir daha görüşmemek üzere ayrıldık.
  • Gibi edatının yerine kullanılır:
Bilindiği üzere her ay toplanıyoruz.
Sanki
  • Benzetme, uyarı, inanmama anlamları katar:
Sanki her tarafta var bir düğün
Çünkü en şerefli en mutlu gün
Kısa mesafe koşularda daha başarılı sanki
Ben sanki ben değilim
Gözüm bir şey görmez oldu
Değil (Olumsuzluk edatı)
  • İsim cümlelerini olumsuz yapar:
Benim beklediğim bu değildi.
Burada mutlu değilim.
  • Olumlu fiil cümlesini olumsuz yapar:
Bu projeyi destekliyor değiliz.
  • Olumsuz fiil cümlesini olumlu yapar:
Ben seni anlamıyor değilim.
Diye
  • De- fiilinin zarf-fiil eki (-e) almış halidir.
  • Edat olarak da kullanılır.
  • Amaç-neden ilgileri kurar:
Oda havalansın diye açtım pencereyi. (amaç)
Şikayet etti diye kızmış. (neden)
👉 Dilimizdeki bazı edatlar ad durum eklerinden "-e" ve "-den" ile öbekleşerek kullanılır:
-e göre
  • Görelik ilgisi kurar:
Sana göre aşk laftan ibaret
Bana göre hayatın anlamı
-e doğru 
  • Ad ve zamirle kullanılarak yönelme ilgisi sağlar:
Başını kapıya doğru çevirdi.
  • Zaman anlamlı sözcüklerle öbekleşerek zaman ilgisi verir. Zaman zarfı olur:
Akşama doğru sizi arayacak.
Uyarılar
  • "Doğru" sözcüğü isim, sıfat ve zarf olarak da kullanılabilir:
Üç doğru birbirini üç farklı noktada keser.
      isim
Doğru insanı bulamadı bir türlü.
 sıfat
Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar.
 zarf
-e karşı
  • Adlarla öbekleşerek "-e doğru" gibi yönelme ilgisi katar:
Yeşil başlı gövel ördek
Uçar gider göle karşı
Uyarılar
  • "Karşı" sözcüğü isim, sıfat ve zarf olarak da kullanılabilir:
Bizi karşıya çıkaracak tekne bu mu?
        isim
Sesim karşı tarafa gitmiyor.
           sıfat
Bazı kararlara karşı çıktık.
                        zarf
-den dolayı (-den ötürü)
  • Cümleye "neden" anlamı katar:
Başarınızdan dolayı sizi kutlarım.
Yol çalışmasından dolayı işlerimiz sürekli aksıyor. 
-den başka (-den gayrı, -den özge)
  • Cümleye "dışında, hariç" anlamı katar:
Onun bu evden başka mülkü yok.
-den beri
  • Eylemin başlangıç zamanını ve yerini gösterir:
Dünden beri içimde bir sıkıntı var.
-e rağmen (-e karşın)
  • Karşıtlık ilgisi kurar:
Bütün baskılara rağmen geri adım atmadı.

👉 Edat (İlgeç) Konu Kavrama Testi Çöz.

İlgili Sayfa

1 yorum:

Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.