Latife Tekin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Latife Tekin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Büyülü Gerçekçilik

Gabriel Garcia Marquez
  • Postmodern bir akımdır.
  • Fantastik Gerçekçilik olarak da bilinir.
  • 20. yüzyılın ikinci yarısından sonra özellikle Latin Amerika'dan başlayarak yayılan bir akımdır.
  • En tanınmış yazarı, Yüzyıllık Yalnızlık (1967) isimli romanı ile Kolombiyalı yazar Gabriel Garcia Marquez’dir.
Özellikleri
  • Bu tür romanlarda gerçek ile gerçek dışı birlikte ele alınır.
  • Eserlerde sıradan mekân ve karakterler doğaüstü olaylarla iç içe ve bir uyum içinde verilir.
  • Bu durum roman kişileri tarafından olağan olarak karşılanır.
  • Anlatıcı da eserdeki doğaüstü unsurları sorgulamaz ve büyülü gerçekçi dünyaya inanan bir bakış açısı sergiler.
  • Roman kişilerinin psikolojileri daha çok gerçekleştirdikleri eylemlerle verilir.
  • Yer ve zaman konusunda bir belirsizlik söz konusudur.
  • Zaman olarak kronolojik bir sıra takip edilmez.
  • Büyülü Gerçekçi romanlar gerçekliğin psikolojik veya ahlaki boyutlarını semboller yardımıyla aktarır.
  • Eserlerdeki mistik olanı ve gizemi çözme işi tamamen okuyucuya bırakılır.
  • Büyülü gerçekçi esere doğaüstü unsuru katabilmek için masal, destan, efsane ya da halk hikayelerinde görülen doğaüstü unsurlardan yararlanılır.
  • Latife Tekin ve Nazlı Eray büyülü gerçekçilik anlayışının edebiyatımızdaki iki önemli yazarıdır.
Benzer Türlerden Farkı
  • Büyülü gerçekçiliği, benzer türlerden (fantastik, korku, bilimkurgu) ayıran en önemli fark doğaüstü unsurların roman kişileri tarafından normal karşılanmasıdır.
  • Eserdeki anlatıcının tavrı da bu durumu destekler. Büyülü ya da doğaüstü unsurlar anlatıcı tarafından da sorgulanmaz.
  • Hem eser kişileri hem de anlatıcı için eserdeki doğaüstü unsurlar (hayalet, peri, cin, melek...) metnin evrenindeki gerçekler kadar olağandır.
  • Büyülü Gerçekçilikte olağanla olağanüstü birbirinden ayrıştırılamayacak kadar homojendir.
Açıklayıcı Örnek
Eğer bir hayalet kahvaltı masanıza oturur. Siz de korkup dehşete düşerseniz bu türce korku ya da fantastik olur. Ancak eğer, "Lütfen şu reçeli bana uzatır mısın?" deyip hayaletle aşağıdakine benzer bir sohbete başlarsanız bu "büyülü gerçekçilik" olur.
Hayalet: Benim büyükannem çok güzel soğan reçeli yapardı.
Siz: Saçmalama, soğanın reçeli yapılmaz!
İlgili Sayfalar
👉 Modernizmi / Postmodernizmi Esas Alan Yazarlar

👉 Nazlı Eray

👉 Latife Tekin 

Yararlanılan Kaynak

  • Büyülü Gerçekçilik ve Halk Anlatıları, Servet Erdem

Sevgili Arsız Ölüm

Latife Tekin
Latife Tekin'in ilk romanı.
Eser, büyülü gerçekçilik anlayışına uygundur.
Romanda, köyden kente göç eden bir ailenin yaşadıkları masalsı ve doğaüstü ögelere paralel olarak ilerler.

Büyülü Gerçekçilik Nedir?

Bu tür romanlarda gerçek ile gerçek dışı birlikte ele alınır. Bu durum roman kişileri tarafından da olağan olarak karşılanır. Olaylar gerçek dışı unsurlar içerse de mekân daima gerçek dünyaya aittir. 

Özet

Alacüvek, dışa kapalı bu köydür. Köyü yeniliklere açan kişi Huvat Aktaş’tır. Huvat; köye tulumba, soba, radyo gibi köylünün alışık olmadığı birçok şey getirir. Dışarıdan gelen her şeyi yadırgayan köy halkı, Huvat’ın kasabalı karısı Atiye’yi de yadırgar. Hatta köylüler, üç koyunun art arda şişip ölmesi, çift sarılı yumurtlayan tavuğun yumurtayı kesmesi gibi olayları Atiye'ye bağlarlar. Atiye'nin dört çocuğu olur. Küçük kızları Dirmit’in hem doğumu sırasında hem de bebekliğinde birtakım olağanüstülükler görülür. Köylülerden Cinci Mehmet, Dirmit’in “cinli” olduğunu söyler. Atiye çocuklarını kentli çocuklar gibi giydirir. Ancak doğaüstü unsurlar onlar için günlük yaşamın ayrılmaz bir parçasıdır.
Sonrasında aile büyük şehre göç eder. Romanın ikinci bölümünü oluşturan şehir hayatında ailenin yaşam mücadelesi başlar. Huvat’ın oğulları iş bulup çalışırlar. Büyük oğlu evlenir. Büyük şehirdeki ayakta kalma mücadelesinde yardımcıları hayalleri ve doğaüstüyle barışık olan dünya görüşleridir. Ailenin tüm bireyleri bir hayal evreninde yaşarlar sanki. En başta da Atiye ve evin küçük kızı Dirmit.
Atiye ölülerle konuşur, Hızır’la görüşür, geleceği rüyalarında yakalar. Dirmit ise bir yandan cinlerle konuşur, bir yandan da tulumbayla, bitkilerle, hayvanlarla, karla ve rüzgârla konuşur. İlk başlarda çocukça sayılabilecek bu durum, genç kızlığa adım attığında da devam eder. Atiye kendi düşsel evrenini sorgulamazken kızını gözetim altında tutar. Çünkü, onun cinlerden sürekli talimat aldığına inanır. Ailenin diğer bireyleri ise gerçeklerden neredeyse kopuk bir yaşam sürerler. Roman, Atiye'nin ölümü sonrasında Dirmit’in sırra erme yolculuğunu bir üst aşamaya taşımasıyla sona erer.

İlgili Sayfalar

👉 Latife Tekin

👉 Cumhuriyet Dönemi Roman Özetleri

Yararlanılan Kaynaklar

Latife Tekin'in Sevgili Arsız Ölüm Romanında Büyülü Gerçekçilik, Sevgül Türkmenoğlu
Latife Tekin'in Yapıtlarında Büyülü Gerçekçilik, Canan Öktemgil Turgut

Latife Tekin (1957)

Latife Tekin
  • Cumhuriyet dönemi roman yazarı.
  • 1957'de Kayseri'de doğdu.
  • 1966'da İstanbul'a göç eden ailesi şehrin gecekondu mahallelerinden birine yerleşir. 
  • 1974'te Beşiktaş Kız Lisesinden mezun olur.
  • 1983'te yazdığı "Sevgili Arsız Ölüm" romanıyla edebiyat dünyasına adım atar. İlk romanında İstanbul'da yaşadığı gecekondu hayatının izleri vardır.
  • 1997’de Bodrum'a bağlı Gümüşlük beldesine yerleşir. 
  • Yeryüzünün yaşanılabilir kılınması için mücadele veren değişik disiplinlerden kişi ve kuruluşların bir araya gelmesine öncülük eden Gümüşlük Akademisinin kurucuları arasındadır.
  • "Unutma Bahçesi" romanı ile Türkiye Gazeteciler Cemiyeti 2006 Sedat Simavi Edebiyat Ödülünü aldı.
Edebi Kişiliği
  • Modernist romanın önemli isimlerinden biridir.
  • 1980 sonrası Türk romanında farklı dil ve kurgu anlayışı ile dikkat çeker.
  • Türk edebiyatında "büyülü gerçekçi" anlatım tarzıyla ön plana çıkmıştır.
  • İlk romanlarında halk anlatı geleneğinden, hurafelerden, masallardan ve destanlardan yararlandı. Özellikle ilk beş romanında geleneksel anlatım olanaklarını kullanan modernist bir yazardır.
  • Romanlarında olay örgüsünün bulunmaması; neden-sonuç ilişkisinin olmaması; kişi, zaman ve mekânın belirsiz olması; birden fazla anlatıcı ve bakış açısı kullanması modern ve postmodern roman anlayışının ürünüdür.
  • Romanlarında postmodern teknikleri kullansa da bütünüyle postmodernist bir romancı olduğunu söylemek zordur.
  • "Ormanda Ölüm Yokmuş" yazarın roman anlayışının ikinci evresinin başlangıcıdır.
  • Bu romanla birlikte son üç romanında doğa ve kadın ön plana çıkar. 
  • Yazdığı sekiz romanın yanı sıra bir senaryo, bir anı-öykü ve bir de deneme kitabı yayımlamıştır.
Tüm Eserleri
  • Romanları: Sevgili Arsız Ölüm, Berci Kristin Çöp Masalları, Gece Dersleri, Buzdan Kılıçlar, Aşk İşaretleri, Ormanda Ölüm Yokmuş, Unutma Bahçesi, Muinar, Sürüklenme, Manves City

  • Senaryo: Bir Yudum Sevgi

  • Anı-öykü: Gümüşlük Akademisi

  • Fıkra-Deneme: Rüyalar ve Uyanışlar Defteri
Büyülü Gerçekçilik Nedir?
Bu tür romanlarda gerçek ile gerçek dışı birlikte ele alınır. Bu durum roman kişileri tarafından da olağan olarak karşılanır. Geniş bilgi için tıklayınız.
Sevgili Arsız Ölüm
Yazarın ilk romanıdır. Masalsı ögelerle ve gerçeğin birbirine paralel ilerlediği bir eserdir. Roman, Aktaş ailesinin dışa kapalı bir köyde başlayıp büyük şehirde son bulan serüvenidir. Romanın kurgusu iki farklı bölümden oluşur. İlk bölümde masalsı unsurlar ön plana çıkarak gerçeküstü olaylar işlenir. İkinci bölümde şehre göç eden aile, şehir yaşantısının çetin ve sert gerçekliğiyle karşı karşıya kalacaktır. Geniş özet için tıklayınız.
Muinar
Roman, kocakarı Muinar'ın, kahraman anlatıcı olan Elime adlı karakterin içinde uyanmasıyla başlar. Muinar'a göre eski ve yeni bütün düşünceler çökecektir. Dünyada bir hayatın sonuna gelinmiştir. Dünya çevresel bir felaketin eşiğindedir ve bu felaketi ancak kadınlar önleyebilir. Romanda iki kadın; politika, fal, bulmaca, araba yarışları, nükleer savaşlar, Amerika, Kürt, Ermeni meseleleri, erkeğin kadına hükmetmesi, doğa, yok oluş gibi hemen her konuda çene çalmaktadır.
Çıkmış Soru
Yazar, 1980 sonrası Türk edebiyatının yenilikçi isimlerinden biridir. İlk dönem eserlerinde köy gerçekliğini, köyden kente göçü, çarpık kent ilişkilerini, bu çarpıklığın meydana getirdiği yabancılaşmayı; yabancılaşan bireylerin içsel yolculuklarını ve onların yoksul hayatlarını işledi. Daha önceleri toplumcu gerçekçi bir bakış açısıyla işlenen bu konuları gerçeküstücü bir yaklaşımla ele aldı. Sevgili Arsız Ölüm, Berci Kristin Çöp Masalları, Gece Dersleri, Aşk İşaretleri, Unutma Bahçesi adlı romanlarında hayatın gerçeklerini gözleme dayalı bir anlayışla halk ürünlerinin anlatım tarzlarından yararlanarak aktardı.
Bu parçada sözü edilen yazar aşağıdakilerden hangisidir? (2019)
A) Leylâ Erbil    B) Sevgi Soysal    C) Latife Tekin
D) Nazlı Eray    E) Pınar Kür
İlgili Sayfalar
  • Latife Tekin'in Romancılığı, Macit Balık