- Gezip görülen yerlerin yalın ve samimi bir anlatımla dile getirildiği yazılardır.
- İnsanoğlu, özellikle yazının icadı ile yaşadıklarını ve düşündüklerini ölümsüzleştirme imkânı bulmuş ve bu sayede hatıra, seyahatname, mektup gibi türler ortaya çıkmıştır.
- Seyahatnameler, yazarların sadece gezip görme ihtiyacından kaynaklanan eserler değildir. Başlangıçta savaş, ticaret ya da resmî görev nedeniyle başka ülkeleri görme şansı yakalayan insanlar gördüklerini yazıya dökerek bu türün ortaya çıkışını sağlamıştır.
- Seyahatnameler, özellikle iletişim imkânlarının kısıtlı olduğu dönemlerde bilimsel ve kültürel gelişmelerin aktarıcısı da olmuştur.
Gezi Türünün Özellikleri
- Yazar, gezip gördüğü yerlerin coğrafyası, iklimi, tarihi, yöre halkı, gelenek ve görenekleri, dilleri, inançları, sosyal yaşamları ve doğal güzellikleri gibi birçok açıdan okuyucuya bilgi verir.
- Ancak gezi yazıları sadece bilgi aktaran metinler de değildir. Yazar, gezdiği yerlerin görülmeye değer taraflarını özgün bir üslup ve edebî bir dille anlatabilmelidir.
- Gezi yazısı, gözleme dayanır. Ancak bu gözlem, sadece somut bir gözlem değildir. Gezi yazarının gözlemi, farklı ve orijinal olanı ortaya çıkarmaya çalışan ve öznel değerlendirmeler de içeren bir gözlemdir.
- Gezi yazılarında çoğu kez kronolojik zamanlı plân uygulanır: Gezi için yapılan hazırlıklar, yolculuk, yolculuk sırasında yaşananlar, varış, ilk izlenimler...
- Aynı yerler daha önce de başkaları tarafından görülmüş, yazılmış olabilir. Bu nedenle kendinden öncekilerden farklı olabilmek önemlidir.
- Gezilen yerle ilgili dil, kıyafet, yöresel yemekler, tarihî yapılar, doğal güzellikler gibi birçok bilgi barındıran gezi yazıları yayımlandıktan bir süre sonra tarih, coğrafya, sosyoloji ya da folklor gibi bilim dalları için değerlendirilmesi gereken bir kaynak haline gelir.
- Gezi yazılarında yazar, yeri geldikçe açıklayıcı, öyküleyici, betimleyici ve tartışmacı anlatım türlerinin hepsinden yararlanır.
- Ayrıca örnekleme, karşılaştırma, tanık gösterme, alıntı yapma ya da sayısal verilerden yararlanma gibi düşünceyi geliştirme yollarına da başvurur.
- Gezi yazılarında mümkün olduğunca çok fotoğraf kullanılmalıdır.
- Gezi yazıları kitap olarak basılabildiği gibi dergilerde, bloglarda ya da yazı dizisi olarak gazetelerde yayımlanır.
İlk Seyahatnameler
- 13. yüzyılın efsanevi taciri Venedikli Marco Polo'nun Doğu ülkelerine yaptığı seyahatler Batı edebiyatının ilk seyahatnamesi olarak kabul edilir. Marco Polo'nun seyahatnamesi özellikle Doğu'daki zengin topraklar, Çin'in büyüklüğü, gücü ve yönetimiyle ilgili detaylar içermektedir.
- Büyük Arap seyyahı İbn Battûta, Marko Polo ile birlikte Ortaçağ’ın en büyük iki seyyahından biridir. İbn Battûta, Avrupa hariç neredeyse eski dünyanın tamamını gezmiştir. Yazımı 1356'da biten ve Rihletü İbn Battûta adıyla bilinen eser, seyyahın kısa aralıklarla yirmi sekiz küsur yıl süren gezilerini kapsamaktadır.
Türk Edebiyatında Seyahatname
Miratü'l Memalik (16.yy)
- Seydî Ali Reis'in Miratü’l Memalik (Ülkelerin Aynası) adlı eseri edebiyatımızdaki seyahatname türünün ilk örneği olarak kabul edilir.
- Kanuni Sultan Süleyman tarafından Basra körfezinde kalan donanmayı Süveyş Limanına getirmekle görevlendirilen Seydi Ali Reis verilen görevi sonuçlandıramaz. 50 levendiyle kara yolundan kendi ülkesine uzanan çileli bir yolculuğa çıkar ve üç buçuk yıl süren yolculukta yaşadıklarını Miratü'l Memalik adını verdiği eserinde anlatır.
Babürnâme (16.yy)
- Bâbür Şah'ın kendi hayatını anlattığı Babürnâme, ülkeden ülkeye yapılan yolculuk ve seferlerin anlatıldığı bölümlerde bir seyahatnameye dönüşür. Eser Bâbür'ün on iki yaşında Fergana tahtına çıkışı ile başlayıp ölümünden bir yıl öncesine kadar olan zaman içindeki hayat macerasını anlatmaktadır (1494-1529). Bir hatırat olarak başlayan eser otobiyografi, seyahatname hatta yer yer de günlük özelliği gösterir.
Evliya Çelebi Seyahatnamesi (17.yy)
- Türk edebiyatının en tanınmış seyahatnamesi, Evliya Çelebi'nin Seyahatname adlı eseridir. “Tarih-i Seyyah" diye de anılan bu eser on ciltlik büyük bir seyahatnamedir.
- Evliya Çelebi (öl.1685?) özel olarak ya da resmi görevlerle üç kıtaya yayılan Osmanlı İmparatorluğu'nun hemen her tarafını gezmekle kalmamış İran, Almanya, Avusturya, Macaristan gibi ülkeleri de dolaşmıştır.
Paris Sefaretnamesi (18.yy)
- Sefaretname, Osmanlı Devleti’nin yabancı memleketlere göndermiş olduğu elçilerin İstanbul’dan başlayarak yaşadıklarını, o ülke ile ilgili izlenimlerini ve yabancı devlet adamları ile yaptıkları görüşmeleri aktardıkları raporlara verilen isimdir.
- Sefaretnameler, yazılma amaçları biraz farklı da olsa bir seyahatname türüdür.
- Sefaretnamelerin en meşhuru Yirmisekiz Çelebi Mehmet'e ait olan Paris Sefaretnamesi'dir. Fevkalade Elçi pâyesiyle Paris'e gönderilen Yirmisekiz Çelebi Mehmet'in 13 Ekim 1720 tarihinde İstanbul'dan başlayan yolculuğu 8 Ekim 1721'de İstanbul'a varışıyla biter.
Tanzimat Öncesi
- Piri Reis (öl.1553), Kitab-ı Bahriye adlı denizcilik kitabı ile Kâtip Çelebi’nin (öl.1657) coğrafya alanındaki önemli eseri Cihannüma kimi açılardan seyahatname özelliği gösterir.
- Nabi’nin (öl.1712) Tuhfetu’l Haremeyn eseri, yaklaşık bir yıl süren hac yolcuğunu anlatır. Eser; Urfa, Şam, Kahire, Mekke ve Medine hakkında bilgiler içerir.
- 1785–1829 yıllarında, Keşan’a sürülen Keçecizade İzzet Molla’nın (öl.1829) sürgün hayatını ve İstanbul'a dönüşünü anlatan “Mihnet Keşan” adlı mesnevisi manzum seyahatname türünün edebiyatımızda dikkat çeken bir örneğidir.
Tanzimattan Cumhuriyet'e
- Ahmet Mithat Efendi 1889'da Stockholm'de toplanan bir kongreye katılmak üzere Avrupa seyahatine çıkar. Yazarın seyahatteki izlenimlerini aktardığı Avrupa'da Bir Cevelan isimli eser Tercüman-ı Hakikat’te tefrika adilmiş sonra da kitap halinde basılmıştır.
- Tanzimat dönemi oyun yazarlarımızdan Direktör Ali Bey'in edebiyatımızın ilk günlük örneği olarak da kabul edilen Seyahat Jurnali (1896) adlı eseri aynı zamanda bir seyahatnamedir. Eser, Direktör Ali Bey'in görevli olarak gittiği Güneydoğu Anadolu, Musul, Bağdat ve Hindistan'a ait notlarından oluşmaktadır.
- Servetifünun şairi Cenap Şehabettin (öl.1934) aynı zamanda önemli bir nesir ustasıdır. Sanatçının Hac Yolunda, Avrupa Mektupları, Suriye Mektupları ve Afak-ı Irak adlı seyahatnameleri bulunmaktadır.
Cumhuriyet Sonrası
- Tedavi amacıyla 1932’de Frankfurt'a giden Ahmet Haşim (öl.1933) bu seyahatle ilgili gözlem, izlenim ve fikirlerini Frankfurt Seyahatnamesi adıyla bir kitapta toplamıştır. Yazar, eserinde mimariden müzeciliğe, yemeklerden ilaçlara, kişiler arası ilişkilerden insana verilen değere kadar değişik konulara değinir.
- Reşat Nuri Güntekin (öl.1956) - özellikle müfettişlik yaptığı yıllarda - Anadolu’ya yaptığı gezilerde kısa notlar tutmuş daha sonra da bunları Anadolu Notları adıyla kitap haline getirmiştir.
- Eski Yunan ve Roma dilleri uzmanı da olan yazar Azra Erhat (öl.1982) Mavi Yolculuk ve Mavi Anadolu eserlerinde eski Ege, antik çağ kentleri ve uygarlıklarının tarihine odaklanır.
- Atatürk üzerine yazdığı kitaplarla tanınan gazeteci, yazar Falih Rıfkı Atay’ın (öl.1971) Deniz Aşırı, Taymis Kıyıları, Bizim Akdeniz, Tuna Kıyıları ve Yolcu Defteri adlı seyahatnameleri bulunmaktadır.
İlgili Sayfalar
Yararlanılan Kaynaklar
- Türk Edebiyatında Seyahatnameler ve Gezi Yazıları, Sedat Maden
- Marco Polo'nun Gezileri Bir Ütopya Olarak Okunabilir mi, Ayşen Şatıroğlu
- TDV İslam Ansiklopedisi,İbn Battuta, A. Sait Aykut
- Ahmet Hâşim’in “Frankfurt Seyahatnamesi”nde Batı İmajı, Orhan Oğuz
- TDV İslam Ansiklopedisi, Babürname Maddesi, Ömer Faruk Akün
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Desteğiniz bizim için önemli. Daha iyi içerikler üretebilmemiz için hem "Takip Et" butonuna tıklayarak hem de yorumlarınızla bize destek olabilirsiniz. Ayrıca sayfaya daha rahat ulaşmak için sayfamızı sık kullanılanlar klasörüne eklemeyi unutmayınız.